//--> + TasarimKodu
Merhaba Ziyaretçi Brisin'e Hoşgeldin İyikide Geldin :)
Battlefield 4 Pes 2012 Gülümse :) Spiderman Müziğin Akışı
• Yukarıdaki Slayt'da Brisin sitesinin ilk günden bu zamana olan yolculuğunu görmektesiniz. Kısa bir zaman yolculuğu yapıyoruz

brisin

Haberler

Reklam : Günlük ne kadar kaloriye ihtiyacınız olduğunu merak mı ediyorsunuz? Ya da günlük yaşantınızı, günlük yediğiniz yiyecekleri değiştirmek mi istiyorsunuz? Bu yeni yolculuğunuza Kalori Sayacı uygulamasını indirerek başlayın! indirme linki play.google.com/store/apps/det

 

Menemen Belediye Başkanı Serdar Aksoy tutuklandı Menemen Belediyesi'ndeki "zimmet" ve "irtikap" iddialarıyla ilgili soruşturma kapsamında, aralarında Serdar Aksoy'un da bulunduğu 11 kişi hakkında tutuklama kararı verildi. AA & Ensonhaber
Menemen Belediye Başkanı Serdar Aksoy tutuklandı
Menemen Belediye Başkanı Serdar Aksoy hakkında partisine gelen şikayetler üzerine soruşturma başlatılmış, İzmir'e gönderilen 3 milletvekili, Aksoy hakkında rapor hazırlamıştı. CHP Merkez Yönetim Kurulu da bunun üzerine Aksoy'u oy birliğiyle "kesin ihraç" istemiyle tedbirli olarak Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk etmişti. Aksoy ise 18 Kasım'da partisinden istifa ettiğini, görevine devam edeceğini duyurmuştu. AKSOY VE YARDIMCILARINA GÖZALTI Menemen Cumhuriyet Başsavcılığınca, "zimmet, irtikap, görevi kötüye kullanma ve evrakta sahtecilik" iddialarıyla ilgili başlatılan soruşturma kapsamında gözaltı kararı verilen 29 şüpheliden Aksoy'un da aralarında bulunduğu 27 zanlı yakalanmış, 4'ü serbest bırakılmıştı. Menemen Belediye Başkanı'yla birlikte gözaltına alınan 25 şüpheli adliyede 18 AYDA 50 MİLYONLUK VURGUN Öte yandan Aksoy'un başkanlığı süresince Menemen Belediyesi'nde 18 ayda 50 milyon liralık vurgun yapıldığı tespit edimişti. AKSOY İLE 10 KİŞİ TUTUKLANDI Emniyetteki işlemleri tamamlanan şüpheliler tutuklama istemiyle Sulh Ceza Hakimliği' ne sevk edilirken, dün akşam başlayan duruşma bugün öğle saatlerine kadar devam etti. Hakimlik, Belediye Başkanı Serdar Aksoy ve 2 belediye başkan yardımcısının da bulunduğu 11 kişinin tutuklanmasına karar verdi. Şüphelilerden 7'si adli kontrol şartıyla, ikisi de tutuksuz yargılanmak üzere salıverildi.




Libya'ya yardım götüren Doğu Akdeniz'deki Türk gemisinde, uluslararası hukuka aykırı bir şekilde saatlerce arama yapıldı

Son dakika! Libya'ya yardım götüren Türk gemisinde, uluslararası hukuka aykırı bir şekilde Doğu Akdeniz'de saatlerce arama yapıldı
 
Son dakika! Birleşmiş Milletler'in Libya'ya yönelik silah ambargosunun denetlenmesi için Avrupa Birliği tarafından Akdeniz'de başlatılan İrini Harekatı'nda görevli bir Alman fırtakeyni, Türkiye'den Libya'ya gıda ve boya gibi muhtelif maddeler taşıyan bir gemiyi Doğu Akdeniz'de durdurarak, uluslararası hukuka aykırı bir şekilde saatlerce aradı.
Edinilen bilgiye göre, Türk bandıralı ROSELINA-A gemisi taşıdığı insani yardım malzemeleri ile İstanbul'dan demir alarak Libya'ya hareket etti. Gemi, dün gece Yunanistan Deniz Kuvvetlerinden bir komutanın sevk ve idaresinde yapılan İrini Harekatı'nda görevli bir Alman fırtakeyni tarafından Mora yarımadasının güneybatısında uluslararası hukuka aykırı bir şekilde durduruldu.
ÖNCE İZİN ALINMASI GEREKİYOR
Deniz hukukuna göre, gemilerde arama yapabilmek üzere gemiye personelin çıkması için bayrak devletinin rızasının alınması gerekiyor. Türkiye'den böyle bir izin almadan Hamburg Fırkateyni'nin personeli gemiye helikopterden iniş yaptı. Personelin gemiye helikopterden inişi ve Hamburg Fırkateyni'nin ROSELINA-A gemisi çevresindeki hareketleri de gemi personeli tarafından cep telefonuyla anbean kaydedildi.Son dakika! Libya'ya yardım götüren Türk gemisinde, uluslararası hukuka aykırı bir şekilde Doğu Akdeniz'de saatlerce arama yapıldıSABAHA KADAR ARAMA YAPTILARGeminin süratini düşürterek, yolundan engelleyen askerler Türkiye'den izin almadan, yapılanın hukuki olmadığı yönünde yapılan tüm ikazlara uymayarak gemideki tüm konteynerleri açarak aradı. Sabahın ilk ışıklarına kadar süren aramanın ardından gemide insani yardım malzemesi, bisküvi gibi gıda maddeleri, boya gibi maddeler dışında bir şey olmadığını anlayan askerler gemiden ayrıldı.Son dakika! Libya'ya yardım götüren Doğu Akdeniz'deki Türk gemisinde, uluslararası hukuka aykırı bir şekilde saatlerce arama yapıldı
AÇIK DENİZLERİN SERBESTİSİ İLKESİ İHLAL EDİLDİ
Gemi Misrata Limanı'na doğru seyrine devam ederken, Türkiye'nin konuyla ilgili uluslararası kuruluşlar nezdinde girişimlerde bulunacağı öğrenildi. Güvenlik kaynakları da konuya ilişkin yaptıkları değerlendirmede, İrini Harekatı unsurlarının bayrak devletinin rızası olmadan gemiye çıkmasını hukuka aykırı bir davranış olarak nitelendirdi. Yaşanan skandal nedeniyle geminin saatlerce Akdeniz'de ağır deniz şartlarında maruz bırakıldığını belirten kaynaklar, olay nedeniyle açık denizlerin serbestisi ilkesinin de açık olarak ihlal edildiğini vurguladı.Son dakika! Libya'ya yardım götüren Doğu Akdeniz'deki Türk gemisinde, uluslararası hukuka aykırı bir şekilde saatlerce arama yapıldıTARTIŞMALI HAREKAT: İRİNİİrini Harekatı, Birleşmiş Milletlerin (BM) Libya'ya yönelik silah ambargosunun denetlenmesi için Avrupa Birliği (AB) tarafından Akdeniz'de başlatılan tartışmalı bir operasyon olma özelliği taşıyor. 2292 No'lu BM Güvenlik Konseyi kararında meşru hükümet Milli Mutabakat Hükümeti ile istişare ve izin zorunlu kılınmış olmasına rağmen başlatılan İrini Harekatı, taraflı ve yasa dışı bir operasyon olarak tepki çekiyor. Bazı Avrupa ülkeleri, AB fonlarından yararlanabilmek için operasyona ses çıkarmazken, daha cesur davranan bazı ülkeler ise tepkilerini koyarak operasyondan çekiliyor.Son dakika! Libya'ya yardım götüren Doğu Akdeniz'deki Türk gemisinde, uluslararası hukuka aykırı bir şekilde saatlerce arama yapıldıKaynak: İhlas Haber Ajansı



Sivas'ta yüksek kesimlerde sis ve kar İHA
Sivas'ın yüksek kesimleri sabah saatlerinden itibaren etkili olan kar yağışıyla beyaza büründü. Kangal ilçesinde 1700 rakımlı Yağdonduran Geçidi'nde etkili olan kar yağışı ve sis sürücülere zor anlar yaşattı. Sis görüş mesafesini 10 metreye kadar düşürdü. Beyaza bürünen Deliktaş köyündeyse kartpostallık görüntüler ortaya çıktı. Kar yağışını fırsat bilen çocuklar doyasıya kartopu oynadı. Kar yağışının önümüzdeki günlerde de etkili olacağı tahmin ediliyor. Sivas’ın Kangal ilçesinde etkili olan sis ve kar yağışı sürücülere zor anlar yaşatırken, çocuklar kartopu oynayarak eğlendi. Sivas'ın Kangal ilçesinde etkili olan sis ve kar yağışı sürücülere zor anlar yaşatırken, çocuklar kartopu oynayarak eğlendi. Sivas'ın yüksek kesimleri sabah saatlerinden itibaren etkili olan kar yağışıyla beyaza büründü. Kangal ilçesinde 1700 rakımlı Yağdonduran Geçidi'nde etkili olan kar yağışı ve sis sürücülere zor anlar yaşattı. Sis görüş mesafesini 10 metreye kadar düşürdü. Beyaza bürünen Deliktaş köyündeyse kartpostallık görüntüler ortaya çıktı. Kar yağışını fırsat bilen çocuklar doyasıya kartopu oynadı. Kar yağışının önümüzdeki günlerde de etkili olacağı tahmin ediliyor.


Artvin’de dev kabak sahibini bekliyor: Kilosunu bilene hediye edilecek
Artvin Şivesi ile Hızli ve Hersli - Hızlı ve Öfkeli Dublaj - YouTube

DHA
 
 
Yöresel ürünler satan şarküterinin vitrininde sergilenen dev kabak, ilgi odağı oldu. İşletme sahibi, kabağı kilogramını doğru bilene hediye edecek. Kabak, doğru tahmine kadar satılmayacak.
Artvin’in Yusufeli ilçesinde yetiştirilen dev kabak, koyulduğu şarküteri vitrininde görenleri şaşkına çeviriyor.
 
Vatandaşların fotoğraflarını çekip, yakından görmek istediği kabak için şarküteri sahibi Berkan Büyük, yarışma başlattı.
 
Kabak, kilosunu doğru bilene hediye edilecek.
 
“BİR MÜŞTERİMİZ 300 GRAM FAZLASINI SÖYLEDİ”
 
Kabağın kilosunu sır gibi saklayan Berkan Büyük, "Bereketli topraklardan gelen kabağın kilosunu, sosyal medyadan herkes soruyor. Bu kabak için sosyal medya hesaplarımızda yarışma yapıyoruz. Çok büyük bir kabak. Bugüne kadar kilosunu bilen çıkmadı, sadece bir müşterimiz 300 gram fazlasını söyledi. En çok yaklaşan da o arkadaş oldu. Baktık hiç kimse bilemiyor, en yakın tahmini yapan kişiye hediyemizi vereceğiz." dedi.
  Artvin’de dev kabak sahibini bekliyor: Kilosunu bilene hediye edilecek #1
 
“KABAĞI SATMA NİYETİNDE DEĞİLİZ”
Kabağı satın almak isteyen kişilerin de olduğunu belirten Büyük, "Tohumunu almak için bir iki dilim almak isteyenler de oluyor. Yalnız biz kabağı satma niyetinde değiliz, sadece kilosunu tahmin edene hediye etmek istiyoruz. Hediye ettiğimiz kişi hepsini almak istemeyebilir, kestirip dağıtabilir veya hediye edebilir." diye konuştu.
 

 

Bu ilde 65 yaş ve üstüne sokağa çıkma kısıtlaması getirildi

Bu ilde 65 yaş ve üstüne sokağa çıkma kısıtlaması getirildi

Kütahya'da, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirleri kapsamında 65 yaş ve üzeri vatandaşlara sokağa çıkma kısıtlaması getirildi.

Kopyala 05 Kasım 2020 22:50

+Aa- Yazdır

Bu ilde 65 yaş ve üstüne sokağa çıkma kısıtlaması getirildi

Kütahya'da, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirleri kapsamında 65 yaş ve üzeri vatandaşlara sokağa çıkma kısıtlaması getirildi.

 

Valilikten yapılan açıklamada, İl Hıfzıssıhha Kurulunun Vali Ali Çelik Başkanlığında toplandığı belirtildi.

 

Devletimiz tüm kurumlarıyla bu salgının yayılması ve vatandaşların hayatlarını tehdit etmesini engellemek için birçok tedbir aldığı dile getirilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

 

"Bu kapsamda 6 Kasım 2020 itibarıyla ilimizde 65 yaş ve üzeri vatandaşlarımızın her gün 11.00-16.00 saatleri arasında sosyal mesafe kuralına riayet etmek ve maske takmak kaydıyla dışarı çıkabilmelerine, bu saatler dışında 65 yaş ve üzeri vatandaşlarımızın sokağa çıkmasının yasaklanmasına, kısıtlama saatlerinde 65 yaş ve üzeri vatandaşlarımızca vefa sosyal destek ekiplerine bildirilen ihtiyaçlarının ilgili kurumlarca karşılanmasına karar verilmiştir."

 

Açıklamada, söz konusu saatler arasında sokağa çıkma kısıtlaması olan 65 yaş ve üzeri vatandaşlardan kamu görevinin niteliği, mevcut durumun aciliyeti ve kamu hizmetinin sürekliliğinin sağlanmasında hizmetine ihtiyaç duyulacak başta doktorlar, sağlık çalışanları, eczacılar, belediye başkanları, kurum il müdürleri, sosyal hizmet kuruluşları görevlileri olmak üzere kamu görevlileri ile kamu hizmeti yürütenlerin, işletme sahibi, esnaf, tüccar, sanayici, serbest meslek sahipleri ile çalışanlardan durumlarını aktif sigortalılıklarını gösteren SGK hizmet belgesi, vergi kaydı, şirket yetki belgesi, oda ve birlik kimliğinden biriyle belgeleyenlerin, meslek odaları başkanlarının muaf tutulduğu bildirildi.

 

Alınan kararlara uymayanlara Umumi Hıfzıssıhha Kanunu'nun 282. maddesi gereğince idari para cezası verileceği belirtilen açıklamada, konusu suç teşkil eden davranışlara ilişkin Türk Ceza Kanunu'nun 195. maddesi kapsamında adli işlem yapılacağı ifade edildi.

 

Anadolu Ajansı

 




Koronavirüs Tedavisi Gören Burhan Kuzu Hayatını Kaybetti

İki Haftadır Koronavirüs Tedavisi Gören Burhan Kuzu Hayatını Kaybetti

 

Koronavirüse yakalanan anayasa hukukçusu ve AKP eski milletvekili Prof. Dr. Burhan Kuzu'nun hayatını kaybettiği bildirildi.

İki Haftadır Koronavirüs Tedavisi Gören Burhan Kuzu Hayatını Kaybetti

DHA'nın aktardığına göre Kuzu, yaklaşık iki haftadır özel bir hastanede koronavirüs tedavisi görüyordu. Burhan Kuzu 65 yaşındaydı.

Sözcü'den İsmail Saymaz'a konuşan oğlu Süleyman Kuzu da, “Babam yaklaşık iki haftadır İstanbul'da özel bir hastanede corona virüsü tedavisi görüyordu. Bu sabah kaybettik. Son dönemde sürekli toplantılar yapıyordu. Ne zaman nasıl bulaştığını bilmiyoruz. Bugün Fatih Camii'nde ikindi namazına müteakip kılınacak cenaze namazından sonra defnedeceğiz” dedi.

 

Burhan Kuzu kimdir?

Burhan Kuzu kimdir?

1 Ocak 1955’te Kayseri Develi’de doğan Burhan Kuzu, Anayasa Hukukçusu, Öğretim Üyesi; İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesini bitirdi. Akademik çalışmalarda bulundu ve profesörlük unvanını aldı.

Stajyer kaymakam olarak çalıştı. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyeliği ve Başkanlığı görevlerinde bulundu. Akademik araştırmalar çerçevesinde Paris Sorbonne Üniversitesi Hukuk Fakültesinde bulundu.

Mesleki alanda yayımlanmış çok sayıda kitap ve makalesi bulunan Burhan Kuzu, çeşitli STK’larda üyelik ve yöneticilik yaptı.

2001’de Adalet ve Kalkınma Partisi'nin Kurucu Üyesi olarak aktif siyasete başlayan Burhan Kuzu partinin ilk Demokrasi Hakem Kurulu Başkanlığını yürüttü.

22, 23 ve 24. Dönemde İstanbul Milletvekili seçildi ve bu dönemlerde Anayasa Komisyonu Başkanlığı yaptı. Ayrıca Cumhurbaşkanı Fahri Baş Danışmanlığı görevinde bulundu. AKP MKYK Üyesi olan Burhan Kuzu, iki çocuk babasıydı.

 

Gümüşhane'de bölücü terör örgütü  mensuplarınca kullanılan depo bulundu

 


 

GÜMÜŞHANE Valiliğinden yapılan açıklamaya göre, İl Jandarma Komutanlığının sorumluluk sahasındaki Kürtün kırsalında, Şehit Jandarma Er Ercan Ordu operasyonu icra edildi.

 

Bölücü terör örgütüne yönelik düzenlenen arama ve tarama faaliyetleri de yürütülen operasyonda ormanlık alan içerisinde toprağa gömülü yaşam malzemeleri ve motor yağı ele geçirildi.

 

Bölgede bölücü terör örgütü unsurlarına yönelik operasyonlar sürecek.


 

Azerbaycan milletvekili Nurullayeva: Haklı davamızda Türkiye her daim yanımızda oldu

Azerbaycan milletvekili Nurullayeva: Haklı davamızda Türkiye her daim yanımızda oldu

Azerbaycan Milli Meclisi Milletvekili Gönül Nurullayeva, Azerbaycan ordusunun Ermeni güçlerine karşı Birleşmiş Milletler tarafından da tanınan işgal altındaki kendi topraklarında, karşı saldırı operasyonları yürüttüğünü söyledi.

 

Azerbaycan Milli Meclisi Milletvekili Gönül Nurullayeva, Azerbaycan ordusunun, Ermenistan ordusunun Azerbaycan sivil yerleşim birimlerine gerçekleştirdiği saldırı sonrasında başlattığı karşı saldırılara ilişkin açıklamalarda bulundu.Nurullayeva, Türkiye her zaman Azerbaycan’ın haklı davasını desteklediğini belirterek, “Dağlık Karabağ, Azerbaycan'ın milli meselesidir. Yaklaşık 30 yıldır Azerbaycan vatandaşları anavatanlarına dönme rüyasıyla yaşıyor.Azerbaycan Ordusu'nun 27 Eylül'de tüm cephe boyunca bir karşı taarruz başlatması Ermenistan silahlı kuvvetlerinin savaş faaliyetini önlemeyi ve sivil halkın güvenliğini sağlamayı amaçlamaktadır.” dedi. 

 

 

"TÜRKİYE AZERBAYCAN'IN HAKLI DAVASINDA HEP YANIMIZDA OLDU"

 

 

Dağlık Karabağ sorununun çözümünün Azerbaycan için tarihi bir görev olduğunun altını çizen Nurullayeva, Azerbaycan’ın topraklarını düşman işgalinden kurtarmak için seferber olduğunu vurguladı. Nurullayeva Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri’nin bu tarihi görevi onurla yerine getirdiğini belirterek şöyle devam etti: “Uluslararası hukukun tüm gerekliliklerine uygun olarak, devletin toprak bütünlüğünün dokunulmazlığı ve geri kazanılması için mümkün olan tüm fırsatların kullanılması öngörülmüştür. Azerbaycan ayrıca uluslararası hukuk temelinde toprak bütünlüğünü ve egemenliğini yeniden tesis edecektir. Azerbaycan'ın bu haklı davasında kardeş Türkiye'nin desteği gurur vericidir. Kardeş ülkenin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Tarih, Siyaset ve Ülkelerarası İlişkiler Bakımından Uluslararası Deniz Hukuku ve Doğu Akdeniz Sempozyumu’nda yaptığı konuşmada, ‘Ermenistan, Azerbaycan'ın işgal altındaki topraklarından derhal geri çekilmesiyle bölge barış ve güvenliğe kavuşacak. Ermenistan'ı Azerbaycan topraklarını işgal ettiği için bir kez daha kınıyorum. AGİT Minsk Grubu eşbaşkanları Dağlık Karabağ sorununu neredeyse 30 yıldır çözemiyor ve çözmemek için ellerinden geleni yapıyor’ dedi. Sayın Erdoğan haklı olarak Minsk üçlüsünün eksikliğini yineledi. Zira, eşbaşkanların eksik faaliyetleri yüzünden Ermenistan üzerinde herhangi bir baskı olmaması nedeniyle çatışma bölgesinde durum daha da gerginleşti. AGİT Minsk Grubu eşbaşkanlarının düşman ülkenin provokasyonlarını görmezden gelmesi, askeri operasyonları gerekli kıldı. Mevcut durumdan tamamen Ermeni liderliği sorumludur.” 

 

 

 




Başkan Erdoğan'dan Kuzey Marmara Otoyolu paylaşımı

Başkan , 5. kesimi hizmete açılan 'na ilişkin paylaşım yaptı. Erdoğan "Bugün açılışını gerçekleştirdiğimiz Kuzey Marmara Otoyolu Gebze-İzmit Kavşağı kesiminin ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını diliyorum" ifadelerini kullandı.

Başkan Erdoğan'dan Kuzey Marmara Otoyolu paylaşımı

19.09.2020, 18:18

Başkan Erdoğan, sosyal medya hesaplarından yaptığı paylaşımda, "Bugün açılışını gerçekleştirdiğimiz Kuzey Marmara Otoyolu Gebze-İzmit Kavşağı kesiminin ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını diliyorum." ifadesini kullandı.

Paylaşımda, "Millete hizmet son durağı olmayan bir yolculuktur." başlıklı bir grafik yer aldı. Grafikte, projede bulunan T-2 Tüneli'nin yaklaşık 4 bin 200 metre uzunluğuyla Türkiye'nin en uzun otoyol tüneli olduğu bilgisi paylaşıldı.

 


Ayrıca, 400 kilometrelik yolun 321,2 kilometresinin tamamlandığı, bugün 57,4 kilometrelik kesimin hizmete açıldığı, güzergahta 7 viyadük, 5 çift tüplü tünel, 25 köprü, 9 kavşak, 12 üst geçit ve 16 alt geçit bulunduğu vurgulandı.

 

Yatırımın toplam değerinin 14 milyar 296 milyon lira olduğu kaydedilen grafikte, Erdoğan'ın bugün canlı bağlantı ile katıldığı açılış töreninde yaptığı konuşmadan ifadeler de yer aldı.


Son 24 saatte korona virüsten 66 kişi hayatını
kaybetti




Sağlık Bakanlığı son 24 saatte 66 kişinin korona virüsten hayatını kaybettiğini, toplam can kaybının 7 bin 315'e yükseldiğini açıkladı.

Sağlık Bakanlığının Covid-19 bilgilendirme sayfasında Türkiye'nin güncel korona virüs tablosu kamuoyuyla paylaşıldı. Tabloya göre son 24 saatte 66 kişi korona virüsten hayatını kaybetti, toplam can kaybı 7 bin 315'e yükseldi. Bugün toplam 109 bin 985 test yapılırken, bin 648 yeni vaka tanısı konuldu.

Toplam vaka sayısı 298 bin 039 oldu. Bugün iyileşen bin 143 kişiyle birlikte toplam iyileşen toplam hasta sayısı 263 bin 745'e yükseldi. Toplam hastalarda zatürre oranının yüzde 7,1, toplam ağır hasta sayısının ise bin 372 olduğu açıklandı.

Son 24 saatte korona virüsten 66 kişi hayatını kaybetti - Haber

“Tedbirlere uyarak sağlık ordumuzun gücüne güç katın”

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, sosyal paylaşım sitesi Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, “Toplamda 9 milyona yakın test yapıldı. Bugün bin 648 yeni hastamız var. Kayıplarımızı ve ağır hasta sayısında artışı durdurmak elimizde. Tedbirlere hep birlikte uyarsak başarılı olacağız. Tedbirlere uyarak sağlık ordumuzun gücüne güç katın” ifadelerine yer verdi.

Erdoğan, AB Konseyi Başkanı'yla görüştü  F5HABER

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Avrupa Birliği (AB) Konseyi Başkanı Charles Michel ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Erdoğan görüşmede Türkiye'nin diyalogdan yana olduğunu belirterek tek taraflı adımlara karşı ise tüm hak ve menfaatlerimizi korumakta kararlıyız mesajını verdi.

 

İletişim Başkanlığından yapılan açıklamaya göre, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AB Konseyi Başkanı Michel, Türkiye-AB ilişkilerini ve Doğu Akdeniz başta olmak üzere bölgesel gelişmeleri ele aldı.

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan görüşmede, AB kurumlarına ve üye ülkelerine yönelik “Doğu Akdeniz başta olmak üzere bütün bölgesel konularda kışkırtmalara aldanmadan objektif ve tutarlı bir duruş” çağrısını yineledi.

 

Türkiye’nin samimi bir diyalog ve hakkaniyete dayalı müzakere ile tüm tarafların haklarının korunduğu bir çözüme açık olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, yok sayma girişimlerine ve tek taraflı adımlara karşı Türkiye’nin tüm hak ve menfaatlerini her zaman ve her yerde korumaya kararlılıkla devam edeceklerini bildirdi.



 Türkiye'de koronavirüs nedeniyle 19 kişi daha hayatını kaybetti: Bugünkü vaka sayısı 1217

Türkiye'de son 24 saatte 1217 kişiye Kovid-19 tanısı konuldu, 19 kişi hayatını kaybetti, toplam vaka sayısı 258 bin 249, can kaybı 6 bin 121 oldu.

Resim

Sağlık Bakanlığının internet sitesinde yer alan, Bakan Fahrettin Koca'nın da Twitter'dan paylaştığı "Türkiye Günlük Koronavirüs Tablosu"nun güncel verilerine göre, bugün 80 bin 302 test yapıldı, 1217 kişide Kovid-19 tespit edildi.

Son 24 saatte 19 hasta vefat etti, 795 kişi iyileşti. Kovid-19 tedavisi tamamlananların sayısı 237 bin 165'e çıktı.

Toplam test sayısı 6 milyon 327 bin 466, vaka sayısı 258 bin 249, vefat sayısı 6 bin 121 olarak kayıtlara geçti.

Ağır hasta sayısı 783, hastalarda zatürre oranı ise yüzde 7,5 oldu.

'Sonunda yenilen virüs olacak'

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, son verilere ilişkin Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, şu ifadeleri kullandı:

"Bugün 80 binden fazla yeni test yapıldı. 1217 yeni hasta tespit edildi. Ağır hasta sayımızda artış devam ediyor. Pnömoni oranı kontrol sınırında seyrediyor. Gücümüz, tedbirlere uyumumuz kadar. Sonunda yenilen virüs olacak."



20 Ağustos corona virüs tablosu

20 Ağustos corona virüs tablosu


Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Twitter hesabından corona virüste son verileri paylaştı. Son 24 saatte 882 kişinin daha iyileşmesiyle Kovid-19 tedavisi tamamlananların sayısı 234 bin 797 oldu.

 

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, yeni tip corona virüse (Kovid-19) ilişkin "Son 1 haftadaki ortalaması 1.245 olan yeni vaka sayımız, 1.400’ü geçti. Buna karşı, 3 Ağustos’ta 41 bin olan günlük test sayımız, 92 binin üzerinde. Filyasyon ekibi sayımız 9.344’a ulaştı. Temaslılara ulaşma oranımız %98,9. Hep birlikte vakaları düşürelim." ifadesini kullandı.

Türkiye’de son 24 saatte 1412 kişiye Kovid-19 tanısı konuldu, 19 kişi hayatını kaybetti, toplam vaka sayısı 254 bin 520 bin, can kaybı 6 bin 58 oldu.


Bakan Koca, kurul toplantısı sonrası konuşuyor

Bakan Koca, kurul toplantısı sonrası konuşuyorSağlık Bakanı Fahrettin Koca Bilim Kurulu toplantı sonrası açıklamalarda bulunuyor.

Son dakika.... Bakan Koca'dan 21 Eylül mesajı - Son Dakika ...

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca Bilim Kurulu toplantı sonrası açıklamalarda bulunuyor.

 

Koca'nın açıklamaları şöyle:

 

"Salgınla ilgili bilgilemede artık bir yeterlilik elde ettiğimize inanıyorum. Bu sebeple buluşmalarımızı eski sıklıkla yapmıyoruz.

 

Sürecin yönetiminde ne denli önemli olduğunu bildiğimiz Bilim Kurulu toplantılarımız devam ediyor.

 

Vaka sayılarımız bir süredir yükselişte. 1 Temmuz'da hasta sayımız 1192 idi. Bu sayı dün 1263 olarak gerçekleşti. Her artış uyarıcı olmalıdır. Artışlar yılgınlığa, yenilgi duygusuna yol açmamalıdır.

 

12 Haziran'da yeni hasta sayısının 1592 olduğunu güç birliğine bunun altına çektiğimizi unutmayın. Gereken başarıda ısrardır. Çeşitli sebeplerle zaman zaman vuku bulacak artışlar bizi yıldırırsa zafer uzar, alacağımız yara büyür. Sizleri dirayetli, inançlı olmaya davet ediyorum. Yarınlara bakmaya davet ediyorum. Salgınla mücadelemiz başarıyla sürüyor. Bundan kuşkunuz olmasın. Türkiye'nin mücadelesine başarısızlık neticesini etiketlemeye çalışan varsa salgının ne anlama geldiğini bilmiyor ya da siyaseten unutmayı tercih ediyor.

 

Önemli olan mücadalede istikrardır. Koronavirüse karşı geldiğimiz noktayı özetlemeye çalışayım. Günlük tabloda test sayısı, yeni hasta sayısı, ağır hasta sayısı başlıklarda öne çıkan üçüdür.

 

"İlaç tedavilerinde sıkıntımız yoktur."

 

Önümüzdeki günlerde hekimlerimiz tele tıp denilen sistem sayesinde hastalarıyla doğrudan görüşme yapacak. Türkiye hastaların Kovid19 tedavisini erken aşamada başlatmaktadır. Tedaviye erişim kolaylaşmıştır. Riskli gelişmelerin önü alınmaktadır. İlaç tedavilerinde sıkıntımız yoktur. Antiviral ilacın yerli üretimine 4 firma tarafından başlanmıştır. İlaç ve tedavi giderlerinin devlet tarafından karşılandığı nadir ülkelerden biriyiz.

 

Dün ağır hasta sayımız 686'ya ulaştı. Bu gruptaki hastalarımız kronik hastalığı olanlarla büyüklerimizden oluşmaktadır. En üzücü sonuçları bu hasta gruplarında görmekteyiz. Tedavileri gerçekten büyük güçlüklerle gerçekleşiyor. Vaka tablosunda her gün karşımıza çıkan vefat sayılarının arkasında sağlıklı bir insanın asla bilemeyeceği çırpınışlar var.

 

Kontrollü sosyal hayatın üç basit kuralı olan maske, mesafe, temizlik kuralına uyarken bizler sadece hastalığın yayılmasını önlemiyoruz. Ağır hasta sayılarını, vefat sayılarını azaltıyoruz.

 

“Filyasyon ekibi sayımız 9 bin 344'e çıktı”

 

Türkiye salgınla mücadelede filyasyon çalışmasının çok büyük yararlarını gördü. Filyasyon ekiplerimiz dünya televizyonlarına konu aldı. Filyasyon ekibi sayımız 9 bin 344'e çıktı. Her ekipte bir hekim görevlendirdik. Temaslı kişilere ulaşma oranımız yüzde 98.9'dur. Sivas ve Urfa'da kısa bir süre yaşanan yoğun bakım yoğunluğu haricinde bir sorun yaşanmamıştır. Servis yatağı doluluk oranı yüzde 51,3'dür.

 

Sağlık çalışanlarımız, hastanelerimiz ihtiyaca cevap verecek güçtedir. Günler geçtikçe tanı konmuş kişi sayısı, temaslı sayısı artıyor. Süreçte her bölge kendisine has özellikler gösteriyor. Biz de salgınla bölgesel şartlar içinde mücadele yöntemini seçtik. Salgınla mücadele yerelde mücadele özelliğine ulaştı.

 

“10 şehirde vaka sayısı düştü, 12 şehirde stabil hale geldi”

 

Her şehirde valilerimiz başkanlık ettiği kurullarda kararlar alıyoruz. Vaka artışların dikkat çektiği illerde ortalama haftada iki toplantı düzenledik. 10 şehirde vaka sayısı düştü, 12 şehirde stabil hale geldi, 7 ilde mücadelemiz devam ediyor.

 

Teknolojinin gücünden yararlanmak isteyen her yurttaşımızın heyecan duyacağı haber vereceğiz. Bakanlığımız hes adlı mobil uygulama geliştirmişti. Şu anda pilot bölge olan Kırıkkale'de denenen bu özellik ay sonunda tüm yurtta hizmete gidecek. Gittiğiniz toplu mekanlarda kare kod uygulamasıyla size bilgi verecek. Yakın tarihte orada kovid hastası veya temaslı bulunmuş mu veya bulunuyor mu onu öğreneceksiniz.

 

Hes kodu üreten vatandaş sayısı 25 milyonu geçti. Hastalığı veya teması sebebiyle izolasyonda olması gereken 95 bin kişinin kuralı ihlal ederek uçak, tren, otobüse binmeye çalıştığını bu uygulamayla tespit ettik, engelledik.

 

Ev izolasyonları da hes adlı mobil uygulamayla denetlenmektedir. Eksikler, yanlışlar elbette olacaktır. Geçen haftalar içinde bazı şehirlerimizde hatalardan kaynaklanan şikayetleri aldık. İnsanlar yorulabilir, insan kaynaklı sorun tespit ettiğimiz yerlerde değişikliklere gittik, altyapımızı güçlendirdik.

 

Sağlık çalışanlarımızdan hizmet alırken onlara güvenimiz, saygımız tam olsun. Altına girdikleri yük, taşınması kolay yük değildir. Hastaları için mücadele ederken birçoğu hastalığa yakalanıyor. Başka bir meslekte bunu göremezsiniz.

 

Toplum olarak bir mutabakat sağladık, amacımız insan sağlığını korumak, bu süreci en az acı ve ızdırapla atlatmak, gözümüzde tüten normal hayata dönmek oldu. Zayıflama işaretleri veren birlik ve beraberliğimizi, mücadele dostluğumuzu bozmayalım.

 

Günlük rakamlar açıklandı

 

1303 yeni vaka tespit edildi. Bugün 23 kişi hayatını kaybetti. 1002 hasta ise iyileşti.



Artvin'in Hopa ilçesinde iskele kapatıldı ve maske takma zorunlu hale getirildi  İHA

Artvin’in Hopa ilçesinde İlçe Hıfzıssıhha Kurulu kararları doğrultusunda Korona virüsle mücadele için ilçede maske takma zorunluluğu getirilerek Hopa iskelesi vatandaşların kullanımına kapatıldı.

Artvin'in Hopa ilçesinde İlçe Hıfzıssıhha Kurulu kararları doğrultusunda Korona virüsle mücadele için ilçede maske takma zorunluluğu getirilerek Hopa iskelesi vatandaşların kullanımına kapatıldı.

 

 

Hopa Kaymakamlığı ilçede yaşanan Korona virüs pozitif vaka sayılarındaki artış nedeniyle ek tedbirler aldığını duyurdu. İlçe Pandemi Kurulunun almış olduğu kararlar doğrultusunda düğün, nişan ve diğer toplu faaliyetler ortalama iki (2) saati geçmeyecek şekilde sınırlandırılmasına ve araç konvoylarının yasaklanmasına, düğün ve nişanlarda davetli tüm katılımcıların adları ve iletişim bilgilerinin düğün salonu işletmecisi tarafından düğün salonu girişinde kayıt altına alınmasına ve kayıtların en az 14 gün süre ile işletme yetkililerince saklanması, istenildiğinde bu bilgilerin kolluk birimlerine ibraz edilmesine, Hopa iskelesinin vatandaşın kullanımına belediyece kapatılmasına, denetim ve kontrolünün kolluk ve belediye zabıta ekiplerince sürekli yapılmasına, ilçede yaşanan hasta sayılarındaki artış nedeniyle 7 mahalle (tüm mahalleler) ve vatandaşların toplu bulunduğu alanlarda maske takma ve sosyal mesafeye uyma zorunluluğu getirilmiştir" denildi.

 

 

Alınan bu kararların uyulmaması halinde cezai işlem uygulanacağı bildirildi.





 

Son 45 günün en yüksek yeni hasta sayısı! İşte son 24 saatin koronavirüs tablosu

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca Türkiye'nin günlük corona virüs tablosunu açıkladı. Türkiye'de son 24 saatte 1256 kişiye covid-19 tanısı konuldu, 21 kişi hayatını kaybetti, toplam vaka sayısı 248 bin 117, can kaybı 5 bin 955 oldu.

Son dakika... Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'dan 'koronavirüs ...

Bakan Koca'nın açıklamaları şöyle:

SON 45 GÜNÜN en yüksek pozitif tanı -yeni hasta- sayısına ulaştık. Kritik göstergemiz olan Ağır Hasta sayısı, genellikle risk grubunda olup hastalığa yakalananlar ile artıyor. Yeni hasta sayısını, ağır hasta sayısını, can kayıplarını birlikte azaltalım.

7 Ağustos: 238 bin 450 vaka, 5 bin 813 ölüm,

8 Ağustos: 239 bin 622 vaka, 5 bin 829 ölüm,

9 Ağustos: 240 bin 804 vaka, 5 bin 844 ölüm,

10 Ağustos: 241 bin 997 vaka, 5 bin 858 ölüm

11 Ağustos: 243 bin 180 vaka, 5 bin 873 ölüm

12 Ağustos: 244 bin 391 vaka, 5 bin 891 ölüm

13 Ağustos: 245 bin 635 vaka, 5 bin 912 ölüm

14 Ağustos: 246 bin 861 vaka, 5 bin 934 ölüm


Bingöl’de hasta ziyaretleri yasaklandı

Bingöl'de Korona Virüs (Covid-19) tedbirleri kapsamında hastanede yatan hastalar için hiçbir şekilde ziyaretçi kabul edilmeyeceği bildirildi.

Bingöl'de Korona Virüs (Covid-19) tedbirleri kapsamında hastanede yatan hastalar için hiçbir şekilde ziyaretçi kabul edilmeyeceği bildirildi.

 

Covid-19 tedbirleri kapsamında daha önce Mart ve Nisan aylarında getirilen ziyaretçi yasakları, Haziran ayında kaldırılmış ve tekrardan hastanelerde ziyaretçi kabul edilmeye başlamıştı. Son günlerde Covid-19 kapsamında sıkı tedbirlerin uygulanmaya başlamasıyla alınan kararlar çerçevesinde Bingöl Devlet Hastanesi’nde yeniden ziyaretçi yasağı uygulanmaya başlandı.

 

Bingöl Devlet Hastanesi Başhekimliği’nden yapılan açıklamada, “Bilindiği üzere tüm dünyayı saran Covid-19 Pandemisi ile mücadelemiz aralıksız olarak devam etmektedir. Mücadelemizin en önemli silahı ise tedbirlerimizdir. Bu kapsamda hastanemizde tedavisi devam eden yatan hastaların hiçbir şekilde ziyaretçi kabulüne müsaade edilmeyecektir. Kendi bakımını yapamayacak durumda olan hastalarımıza da bir kişi refakat edebilecektir. Refakat edecek olan kişilerin de 3 günden önce değişmesine izin verilmeyecektir. Ayrıca MHRS’den randevu almadan muayene kabul edilmeyecektir. Vatandaşlarımızın bu konuda bizlere yardımcı olmalarını diliyoruz. Yapmış olduğumuz uygulamalar vatandaşlarımızın sağlığını korumaya yöneliktir. Pandemi ile mücadelemizde bizlerin yanında olan vatandaşlarımıza şimdiden teşekkür ediyoruz. Ve bir kez daha vurguluyoruz ki maskesiz sokağa çıkmayın, sosyal mesafenizi koruyun, hijyen kurallarına uyun. Unutmayın ki hiçbir virüs alacağımız tedbirlerden daha güçlü değildir”denildi.

 

Edirne'de FETÖ şüphelisi eski akademisyen tutuklandı

Edirne'de Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) yönelik soruşturma kapsamında gözaltına alınan meslekten ihraç edilen akademisyen tutuklandı.

Edirne'de FETÖ şüphelisi eski akademisyen tutuklandı

Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında, meslekten ihraç edildiği öğrenilen akademisyen F.D. hakkında yakalama kararı çıkarıldı.

Şüpheli F.D, İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ekiplerince gözaltına alındı.

Sağlık kontrolünden geçirilen F.D, emniyetteki işlemlerinin ardından sevk edildiği adliyede çıkarıldığı nöbetçi sulh ceza hakimliğince tutuklandı.

12.08.2020 - 15:05 | Son Güncellenme: 12.08.2020 - 15:05| Anadolu Ajansı

MSB'den "Mavi Vatan" paylaşımı

Milli Savunma Bakanlığından (MSB) "Mavi Vatanımızdaki her türlü hak, alaka ve menfaatimizi bundan sonra da korumakta kararlıyız, buna muktediriz. Misakımız Mavi Vatanımızdır." açıklaması yapıldı.

Bakanlığın Twitter hesabından yapılan paylaşımda, şu ifadelere yer verildi:
"Şanlı tarihimizden, asil milletimizin sevgisi, güveni ve duasından aldığımız ilhamla Mavi Vatanımızdaki her türlü hak, alaka ve menfaatimizi bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da sonuna kadar korumakta kararlıyız, buna muktediriz. Misakımız Mavi Vatanımızdır."Paylaşımda, Doğu Akdeniz'de faaliyete başlayan MTA Oruç Reis sismik araştırma gemisi ile ona refakat ve koruma sağlayan Türk Deniz Kuvvetleri unsurlarının helikopterden çekilen görüntüleri de yer aldı.

 




Rize Valiliği'nden ''sahte belge''' açıklaması

Haber3- Rize Valiliği, sosyal medyada dolaşan İl Umumi Hıfzıssıhha Meclis Kararı gibi gösterilen belgenin sahte olduğunu açıkladı.

Rize Valiliği'nden  ''sahte belge''' açıklaması

Rize Valiliği’nden İl Umumi Hıfzıssıhha Meclis Kararı gibi gösterilerek sosyal medyada paylaşılan belge ile ilgili açıklama geldi.

Açıklamada “Son birkaç saat içinde Valiliğimize ulaşan bilgiler ve ihbarlar sonucu bazı sosyal medya kullanıcıları tarafından 06.08.2020 tarih ve 24 sayılı “İl Umumi Hıfzıssıhha Meclis Kararı” gibi gösterilen, aslında gerçekle uzaktan yakından ilgisi olmayan bir belgenin yoğun şekilde paylaşıldığı tespit edilmiştir. 24 Nolu  İl Umumi Hıfzıssıhha Meclis Kararı 11 Nisan 2020 tarihinde alınmış ve söz konusu Karar bambaşka bir konuyu içermektedir” denildi .

SAHTE BELGEYİ HAZIRLAYANLAR HAKKINDA SUÇ DUYURUSU

Geçmiş tarihli karar üzerinde tahrifat yapılarak kamuoyunun yanlış yönlendirildiğinin vurgulandığı açıklamada “Bu itibarla; biri veya birileri tarafından;  geçmiş tarihte alınmış ve o zamanki üyeler tarafından imzalanmış farklı konular içeren bir İl Umumi Hıfzıssıhha Meclis Kararı üzerinde tahrifat yapmak suretiyle kamuoyunun yanlış yönlendirilmeye  gayret edildiği aşikardır.

Kamuoyunu yanlış yönlendirme gayreti içerisinde olan ve bu sahte belgeyi hazırlayan kişi-kişiler hakkında ilgili güvenlik birimlerimizce gerekli işlemlere derhal başlanmış ve suç duyurusunda bulunulmuştur” ifadelerine yer verildi.


Artvin’de etkili olan sis görsel şölen oluşturdu

Artvin şehir merkezinde etkili olan sis bulutu görsel şölen sundu.

Hava sıcaklığının gün içinde ani iniş çıkış gösterdiği Artvin’de sabah saatlerinde etkili olan sis bulutları kent merkezi görsel şölen sundu.

 

Etrafını dağlarla çevrili şehir merkezi üzerini beyaz örtüyle kaplayan sis bulutlarının dansı doyumsuz manzarayı ortaya çıkarttı. Sis bulutlarıyla oluşan görüntüler kendine hayran bıraktı.

 

AK Partili Karaaslan'dan 'fındık fiyatı' açıklaması

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Çiğdem Karaaslan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı fındık alım fiyatına ilişkin, "Devletimiz, fındıkta her yıl olduğu gibi bu sene de gerekeni yapmış, beklentileri karşılamıştır." dedi.


Samsun Milletvekili Çiğdem Karaaslan: 31 Mart 'kilit seçim'
 

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Çiğdem Karaaslan, Çarşamba ilçesinde bir fındık fabrikasını ziyaretinde yaptığı açıklamada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlığında daha fazla büyüyen ve kalkınan bir Türkiye hedefiyle her alanda önemli adımlar atıldığına işaret etti.

Vatandaşların taleplerini en iyi bilen, milletin sesine kulak veren AK Parti iktidarlarının daima üreticinin yanında durduğunu ifade eden Karaaslan, şöyle devam etti:

"Çiftçilerimizin yazın sıcağına, kışın soğuğuna aldırmadan ortaya koyduğu emeğin ve alın terinin hakkını vermek için destekleme ödemelerini hız kesmeden sürdürüyoruz. Tüm dünyanın etkilendiği bu zorlu süreçte yeni yatırımları hizmete alan devletimiz her yeni gün açıklanan müjdelerle milletimizin yanında olmuştur. Uzun zamandır Karadeniz Bölgemizin ve genelde ülkemizin gündeminde önemli bir yer tutan ve siyasi tartışmalara da konu olan fındık meselesinde üreticileri sevindiren haberi Cumhurbaşkanımız ve Genel Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan verdi. Cumhurbaşkanımız yaptığı açıklamayla, fındık fiyatları üzerinden siyaset yapma çabası içinde olanlara en net cevabı vermiş ve belirlenen fiyatlarla da tartışmalara son noktayı koymuştur."

Karaaslan, 2020 yılında yüzde 50 sağlam iç esasına göre Giresun kalite kabuklu fındık için Toprak Mahsulleri Ofisi'nin kilogram alış fiyatı 22,5 lira, levant kalite kabuklu fındık için ise kilogram fiyatının 22 lira olarak belirlendiğini hatırlattı. Karaaslan, yüksek randımanlı fındık tesliminde kilogram başına ortalama 1 lira, alan bazlı mazot ve gübre desteği olarak da kilogram başına 2 lira destekleme ödemesi yapılacağını aktardı.

"Fındık Çalışma Grubu'nun bu sürece çok önemli katkısı olmuştur"

Desteklemelerle fındık kilogram alım fiyatlarının 25-25,5 lira seviyesine ulaştığını vurgulayan Karaaslan, şunları kaydetti:

"Ülkemiz, dünya fındık dikim alanlarının ortalama yüzde 75'ine, fındık üretiminin ise yüzde 70'ine sahiptir. Fındık Türkiye için stratejik ürünlerden biridir. Samsun, toplam fındık üretiminin yüzde 17’sini karşılıyor, üretimde ise ikinci sırada yer alıyor. Samsun fındıkta ekim ve üretimin yanı sıra entegre fındık tesisleri ile de önemli bir potansiyele sahiptir. Fındık üreticilerimizin sorunlarını tespit edip ilgili kurumlara ulaştırmak amacıyla TBMM bünyesinde kurulan Fındık Çalışma Grubu'nun bu sürece çok önemli katkısı olmuştur. Bizler de Samsun milletvekilleri olarak çeşitli vesilelerle fındık üreticilerimizin taleplerini Tarım ve Orman Bakanlığımıza ilettik, bu süreçte yakın diyalog zemininde konu üreticilerimizin memnun olacağı şekilde neticelendi. Devletimiz, fındıkta her yıl olduğu gibi bu sene de gerekeni yapmış, beklentileri karşılamıştır. Üreticilerimizin korunması ile emeklerinin karşılık bulması adına kararlı bir irade sergileyerek Samsunlu üreticilerimizi, çiftçilerimizi ve milletimizi memnun etmiştir."Karaaslan, açıklanan fındık fiyatı ile ilgili Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli ile emeği geçenlere teşekkür etti.

Kaynak: AA


Mersin'de askerleri taşıyan otobüs devrildi: 5 şehit, 10 yaralı

Mersin'in Mut ilçesinde askerleri taşıyan otobüsün şarampole devrilmesi sonucu ilk belirlemelere göre 5 asker şehit oldu, 10 kişi yaralandı. Kazada sürücü de hayatını kaybetti. Bakan Akar, beraberinde Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Dündar ile incelemelerde bulunmak üzere Mersin'e gidiyor.

NTV Haber - Anadolu Ajansı - DHA 

KKTC'ye sevk edilen askerleri Mersin'e götürmek için yola çıkan otobüs, Mut-Karaman yolu Sertavul mevkisinde devrildi.

Bölgeye çok sayıda ambulans ve itfaiye ekibi sevk edildi.

5 ŞEHİT, 10 YARALI

Valilikten yapılan yazılı açıklamada, kazada ilk belirlemelere göre sürücünün yaşamını yitirdiği, 5 askerin şehit olduğu, 10 kişinin yaralandığı belirtildi.

Yaralanan 10 kişi Mut Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı.

BAKAN AKAR VE KARA KUVVETLERİ KOMUTANI MERSİN'E GİDİYOR

Edinilen bilgiye göre, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, beraberinde Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit Dündar ile incelemelerde bulunmak üzere Mersin'e gidiyor.

 

Ağrı'da sel felaketi: 1 ölü, 2 kişi kayıp  İHA

Ağrı’nın Doğubayazıt ilçesine bağlı Güllüce ve Karaşeyh köylerinde sağanak yağış sonrası meydana gelen sel baskınında, 1 kişinin hayatını kaybettiği, 2 kişinin ise kayıp olduğu bildirildi.

Ağrı'nın Doğubayazıt ilçesine bağlı Güllüce ve Karaşeyh köylerinde sağanak yağış sonrası meydana gelen sel baskınında, 1 kişinin hayatını kaybettiği, 2 kişinin ise kayıp olduğu bildirildi.

Doğubayazıt ilçesinde bugün etkili olan sağanak yağış sel baskınına neden oldu. Edinilen bilgilere göre, yağış sonrası meydana gelen sel baskınında ilçeye bağlı Güllüce ve Karaşeyh köylerinde birçok ev ve tarım arazisi zarar görürken, Karaşeyh köyünde çobanlık yapan 18 yaşındaki Ersan Taş'ın sel sularına kapılarak hayatını kaybettiği, isimleri öğrenilemeyen 2 kişinin ise kayıp olduğu öğrenildi.

Haber verilmesi üzerine sel bölgesine Jandarma, AFAD ve İtfaiye ekiplerinin yönlendirildiği ve kayıp olan iki kişiyi arama çalışmalarının devam ettiği bildirildi.

 

 

Ayasofya'da 86 yıl sonra ilk namaz: Vatandaşlar erken saatte akın etti

Ayasofya Camii'nde 86 yıl sonra ilk namaz kılınacak. Vatandaşlar bugün kılınacak cuma namazı ile ibadete açılacak olan Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi'ne akın ediyor. Günün ilk ışıkları ile birlikte çok sayıda vatandaş Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi'ne gelerek, cuma namazı kılmak için arasta pazarı tarafındaki güvenlik kontrol noktasında ellerinde seccadelerle beklemeye başladı.

İstanbul'un fethine kadar 916 yıl kilise, 1453'ten 1934'te alınan kararla müze oluncaya dek cami olarak kullanılan, 86 yıl müze olarak hizmet veren Ayasofya, Türkiye'de yerli ve yabancı turistler tarafından en çok ziyaret edilen yapılar arasında bulunurken UNESCO Dünya Kültür Mirası listesinde de yer alıyor.

Danıştay 10. Dairesi'nin Ayasofya'nın camiden müzeye dönüştürülmesine dair 24 Kasım 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararını iptal etmesinin ardından Ayasofya'nın Diyanet İşleri Başkanlığına devredilerek ibadete açılmasına ilişkin Cumhurbaşkanı Kararı, 10 Temmuz'da Resmi Gazete'nin mükerrer sayısında yayımlandı.

İstanbul'un fethine kadar 916 yıl kilise, 1453'ten 1934'te alınan kararla müze oluncaya dek cami olarak kullanılan, 86 yıl müze olarak hizmet veren Ayasofya, Türkiye'de yerli ve yabancı turistler tarafından en çok ziyaret edilen yapılar arasında bulunurken UNESCO Dünya Kültür Mirası listesinde de yer alıyor.

Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi'nin 86 yıl sonra yeniden ibadete açılışı dolayısıyla düzenlenecek tören için hazırlıklar tamamlandı.

Toplumun tüm kesimlerinden davetlilerin yer alacağı açılış, Diyanet İşleri Başkanlığının dua programıyla başlayacak.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin de katılımıyla kılınacak cuma namazıyla Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi, ibadete açılacak. Cami, sabaha kadar açık kalacak. 


 Türkiye'de koronavirüsten 17 can kaybı daha

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca koronavirüs ile ilgili son rakamları paylaştı. Paylaşılan son verilere göre Türkiye'de hayatını kaybedenlerin sayısı 17 kişi artarak 5 bin 508'e ulaştı.


ağlık Bakanı Fahrettin Koca, Türkiye'nin Günlük Koronavirüs Tablosu'nu Twitter hesabından paylaştı. 20 Temmuz'da açıklanan son 24 saatlik verilere göre; 43 bin 404 test yapıldı ve 931 yeni vaka tespit edildi. 17 kişi ise hayatını kaybetti. Böylece Türkiye'de koronavirüs nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı 5 bin 508'e, toplam vaka sayısı ise 220 bin 572'ye yükseldi.
İYİLEŞEN HASTA SAYISI 203 BİNİ GEÇTİ
Son 24 saatte tedavisi tamamlanan 992 hastanın daha taburcu olmasıyla, toplam iyileşen hasta sayısı 203 bin 2'ye yükseldi. Toplam test sayısı 4 milyon 316 bin 781, entübe (solunum cihazına bağlı) hasta sayısı 385, yoğun bakımdaki hasta sayısı ise bin 243 oldu.
SON ÜÇ GÜNDEKİ EN YÜKSEK VE EN DÜŞÜK VAKALARIN OLDUĞU İLLER
Bakan Koca, "Son üç gündür ortalama günlük vaka sayısı en yüksek beş ilimiz: İstanbul, Ankara, Gaziantep, Şanlıurfa, Bursa. En düşük 5 ilimiz: Artvin, Bilecik, Tunceli, Edirne, Bayburt. Tunceli, Nevşehir, Kastamonu, Artvin ve Aksaray'daysa şu an pnömonili hastamız yok." ifadelerini kullandı.

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Kıbrıs mesajı

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Kıbrıs mesajı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Ada’da hakça ve kalıcı bir çözüme varılması ancak Kıbrıs Türkü’nün eşit statüsünün kabulüyle mümkündür. Kıbrıs Rum tarafı Kıbrıs Türkü’nün siyasi eşitliğini ve Ada’nın doğal kaynakları üzerindeki eşit haklarını gecikmeksizin teslim etmelidir" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Kıbrıs mesajı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kıbrıs Barış Harekatı’nın 46. yıldönümü dolayısıyla yayımladığı mesajda, “Ada’da hakça ve kalıcı bir çözüme varılması ancak Kıbrıs Türkü’nün eşit statüsünün kabulüyle mümkündür. Kıbrıs Rum tarafı Kıbrıs Türkü’nün siyasi eşitliğini ve Ada’nın doğal kaynakları üzerindeki eşit haklarını gecikmeksizin teslim etmelidir” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kıbrıs Barış Harekatı’nın 46. yıldönümü dolayısıyla bir mesaj yayımladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yayımladığı mesajda şu ifadelere yer verdi:

“Değerli Kıbrıs Türk’ü Kardeşlerim, sizleri en kalbi duygularımla, saygıyla, muhabbetle selamlıyorum. Ada’nın ortak sahibi Kıbrıs Türkü’nün hukukuna, hürriyetine ve varlığına kasteden teşebbüsü nihai olarak bertaraf eden 20 Temmuz 1974 Barış Harekâtı’nın 46. yıldönümü vesilesiyle, Barış ve Özgürlük Bayramı’nızı gönülden tebrik ediyorum.

Barış Harekâtı, tarihten silinmek istenen bir halkın yeniden doğuşunun, yeniden şahlanışının adıdır. Bu harekât, Kıbrıs Türkü’nün temel hakları çiğnendiğinde, özgürlüğü tehdit edildiğinde, varlık ve bekasına kastedildiğinde neleri göze alabileceğini tüm dünyaya göstermiştir. 50 yılı aşkın bir süredir eşitlik mücadelesi veren Kıbrıs Türkü’nün sabır ve dirayetinin dünyada bir başka örneği yoktur.

Kıbrıs Türk halkı her türlü baskı ve tehdide rağmen mücadele etmiş, hak ve özgürlüğüne sahip çıkmıştır. Kıbrıs Türkü’nün kararlı mücadelesinde her zaman yanında olan Anavatan Türkiye, 46 yıl önce olduğu gibi bugün de Kıbrıs Türkü’nün barış, istikrar ve huzurunun güvencesidir, olmaya da devam edecektir.

Ada’da hakça ve kalıcı bir çözüme varılması ancak Kıbrıs Türkü’nün eşit statüsünün kabulüyle mümkündür. Kıbrıs Rum tarafı Kıbrıs Türkü’nün siyasi eşitliğini ve Ada’nın doğal kaynakları üzerindeki eşit haklarını gecikmeksizin teslim etmelidir. Türkiye ve Kıbrıs Türk tarafı her zaman barış ve uzlaşıdan yana tavır alarak, çözüm yönünde açık bir irade sergilemiştir.

Ancak bu durum, Kıbrıs Türk halkının haklarından her ne pahasına olursa olsun fedakârlık yapılacağı anlamına gelmez. Türkiye, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da Kıbrıs Türk halkının hak ve hukukunun korunması için her türlü çabayı sarf edecektir. Bu vesileyle, kurtuluş mücadelesinde canlarını feda eden aziz şehitlerimizi rahmet ve minnetle, gazilerimizi şükran ve saygıyla anıyorum. KKTC’deki kardeşlerimizin refah, esenlik ve mutluluğunun devamı için en iyi dileklerimi sunuyorum.

20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramınız kutlu olsun.”

 

 


16 Temmuz günü koronavirüs nedeniyle 21 kişi hayatını kaybetti, 933 yeni vaka tespit edildi

16 Temmuz'da açıklanan son 24 saatlik verilere göre; 933 yeni vakanın tespit edilmesiyle toplam vaka sayısı 216 bin 873'e yükseldi. 21 kişinin hayatını kaybetmesiyle de toplam vefat sayısı 5 bin 440'a yükseldi. Düne göre vaka sayıları düşerken vefat edenlerin sayısı ise 4 kişi arttı.

Son Dakika: Türkiye'de 16 Temmuz günü koronavirüs nedeniyle 21 kişi hayatını kaybetti, 933 yeni vaka tespit edildi
16.07.2020 20:06 | Son Güncelleme: 16.07.2020 20:17

Sağlık Bakanı Fahrettin KocaTürkiye'nin Günlük koronovirüs Tablosu'nu Twitter hesabından paylaştı. 16 Temmuz'da açıklanan son 24 saatlik verilere göre; 42 bin 411 test yapıldı ve 933 yeni vaka tespit edildi. 21 kişi ise hayatını kaybetti. Böylece Türkiye'de koronavirüs nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı 5 bin 440'a, toplam vaka sayısı ise 216 bin 873'e yükseldi. Düne göre vaka sayılarında düşüş yaşanırken vefat edenlerin sayısı 4 kişi arttı.

İYİLEŞEN HASTA SAYISI 198 BİNİ GEÇTİ

Son 24 saatte tedavisi tamamlanan bin 87 hastanın daha taburcu olmasıyla, toplam iyileşen hasta sayısı 198 bin 820'ye yükseldi. Toplam test sayısı 4 milyon 149 bin 909, entübe (solunum cihazına bağlı) hasta sayısı 394, yoğun bakımdaki hasta sayısı ise bin 213 oldu.

Son Dakika: Türkiye'de 16 Temmuz günü koronavirüs nedeniyle 21 kişi hayatını kaybetti, 933 yeni vaka tespit edildi

BAKAN KOCA, 15 HAZİRAN'I ÖRNEK GÖSTERDİ

Bakan Koca, "Daha çok test, daha çok vaka saptar. Test sayısıyla yeni vaka sayısı arasındaki ilişki ise bire bir değildir. 15 Haziran'da 1.592 vaka sayısına ulaştığımız gün de test sayımız 42.000 idi. Test sayısı ihtiyaca göre değişmektedir. Sonucu belirleyen tedbirdir" ifadelerini kullandı.

 







FETÖ'nün kanlı darbe girişiminin üzerinden 4 yıl geçti 
Anadolu Ajansı

Türkiye'nin başta askeriye ve emniyet olmak üzere birçok kurumuna sızan ve gerçek emellerini 15 Temmuz'da açığa çıkaran FETÖ'nün, darbe girişiminin üzerinden 4 yıl geçti.
 
Demokratik yönetimi rafa kaldırmayı hedefleyen Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) üniforma giymiş teröristlerinin Türkiye Cumhuriyeti ve seçilmiş hükümete karşı devletin emanet ettiği silahları vatanın öz evlatlarına doğrultarak kalkıştığı darbe girişiminin üzerinden 4 yıl geçti.
Ülkenin başta askeriye ve emniyet olmak üzere birçok kurumuna sızarak gerçek emellerini 15 Temmuz 2016'da açığa çıkaran ve 251 kişiyi şehit eden FETÖ'nün kanlı darbe girişimi, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısı üzerine Türkiye'nin dört bir tarafında demokrasiye sahip çıkmak adına meydanları dolduran vatandaşların desteğiyle bertaraf edildi.
16 Temmuz saat 03.00'te yapmayı planladıkları darbe girişimini Genelkurmay'daki hareketliliği görüp panikleyerek 15 Temmuz 20.30'a çeken FETÖ'nün üniforma giymiş teröristlerinin ülkeye yaşattığı en kanlı gecenin merkezi başkent Ankara oldu.Ankara'daki Akıncı Üssü'nden yönetilen darbe girişiminde, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Fahri Kasırga ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'ın da aralarında bulunduğu birçok komutan alıkonuldu.Tank ve zırhlı araçların kışla dışına çıktığı gecede, FETÖ üyesi pilotların kullandığı savaş uçakları TBMM, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi, Emniyet ve TÜRKSAT'ı bombaladı.
 
Tarihe kara leke olarak düştü
AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, Türk Silahlı Kuvvetlerine sızmış FETÖ mensubu ve bu örgütü destekleyen 8 binin üzerinde askeri personel, 35 uçak, 3 gemi, 37 helikopter, 74'ü tank 246 zırhlı araç ve 4 bine yakın hafif silahın kullanıldığı darbe girişimi, Türkiye Cumhuriyeti tarihine kara bir leke olarak düştü.
Girişimin yönetim merkezi Akıncı Üssü'nün de bulunduğu başkentte 15 Temmuz 2016'da "kara" bir gece yaşandı.
Olayın yaşandığı tarihte Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri olan Fahri Kasırga ile Genelkurmay Başkanlığı yapan Orgeneral Hulusi Akar'ın da aralarında bulunduğu birçok komutan darbecilerce alıkonuldu. Şehrin semalarında alçak uçuş yapan savaş uçakları TBMM, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi, Ankara Emniyet Müdürlüğü, Özel Harekat Başkanlığı ve TÜRKSAT'ı bombaladı.Ayrıca kentin farklı yerlerindeki birçok birlikteki tank ve zırhlı araçlar da kışla dışına çıktı.Ertesi gün öğle saatlerine kadar süren olaylara vatandaşlar kahramanca direndi.
 
Darbe planı öne çekildi
Darbe girişimi günü saat 16.16'da MİT Müsteşarlığına giden Kara Havacılık Komutanlığında görevli bir subay, FETÖ üyesi askerlerin Müsteşar Hakan Fidan'ı almak üzere kuruma saldırıda bulunacağını ihbar etti. MİT yetkililerinin Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Yaşar Güler'i telefonla bilgilendirmesinin ardından MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve bir yardımcısı ayrı ayrı Genelkurmay Başkanlığına geldi.
FETÖ'cüler karargahtaki hareketliliği görüp paniğe kapılarak, ertesi gün saat 03.00'te başlamasını planladıkları girişimi 15 Temmuz saat 20.30'a çekmeyi kararlaştırdı.MİT Müsteşarı Fidan'ın Genelkurmay'dan ayrıldığı dakikalarda, karargahtan yaklaşık 50 kilometre uzaklıktaki Akıncı 4. Ana Jet Üs Komutanlığında darbe hazırlıkları için toplanan 33 Özel Kuvvetler Komutanlığı (ÖKK) personeli Genelkurmay'a doğru otobüsle yola çıktı.Dönemin Genelkurmay Stratejik Daire Başkanı Tümgeneral Mehmet Dişli, saat 21.00'de makam odasına girdiği Genelkurmay Başkanı Orgeneral Akar'a, "Komutanım operasyon başlıyor, herkesi alacağız, taburlar, tugaylar yola çıktı." sözleriyle darbeyi tebliğ etti. Girişimi desteklemeyeceğini belirterek, söylenenlere tepki gösteren Akar'ın ağzı ve burnu darbeci askerlerce kapatıldı, elleri plastik kelepçeyle bağlandı.
Karargaha dönen Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Salih Zeki Çolak, beraberindeki Kara Kuvvetleri Kurmay Başkanı Orgeneral İhsan Uyar ve emir subayı Yunus Can, Akıncı Üssü'nden gelen darbeci ÖKK personelince derdest edildi. Çolak'ın koruma astsubayı Piyade Başçavuş Bülent Aydın, olaya müdahale etmeye çalışırken şehit düştü.Bu sırada darbeci pilotların havalandırdığı uçaklar, Ankara semalarında alçak uçuşa başladı. Polatlı 58. Topçu Er Eğitim Tugayı ve Topçu Füze Okulu, Mamak 28. Mekanize Piyade Tugayı, Beytepe Jandarma Eğitim ve Okullar Komutanlığı, Kara Havacılık Komutanlığı, Harp Okulları Komutanlığı, Etimesgut Zırhlı Birlikler Okulu ve Eğitim Tümen Komutanlığı, Genelkurmay Özel Kuvvetler Komutanlığı ve Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayındaki darbeciler de harekete geçti. Birçok tank, zırhlı personel taşıyıcı ve diğer araçlarla binlerce asker kışlaların dışına çıktı. Kuvvet Komutanlıklarındaki darbeciler de hareketlendi.
 
Başbakan Yıldırım'dan kalkışma açıklaması
Herkes askeri hareketliliği anlamaya çalışırken dönemin Başbakanı Binali Yıldırım, saat 23.02'de televizyon kanallarına bağlanarak, bir kalkışma ihtimali üzerinde durduklarını söyledi. Yıldırım, "Bu kanunsuz eylemin içerisinde olanlar en ağır şekilde bedelini ödeyecekler." dedi.Dönemin Genelkurmay Başkanı Akar, saat 23.03'te Genelkurmay Başkanlığı bahçesinde bulunan helikopterle Akıncı Üssü'ne götürüldü. Derdest edilen Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Fahri Kasırga ile Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Galip Mendi, Kara Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanı Orgeneral İhsan Uyar, Kara Kuvvetleri Eğitim ve Doktrin Komutanı Orgeneral Kamil Başoğlu'nun da aralarında bulunduğu birçok general Ankara, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ünal ve bazı komutanlar ise İstanbul'dan alınarak Akıncı Üssü'ne götürüldü.TSK içinde hareketlilik olup olmadığını öğrenmek için akşam saatlerinde Jandarma Genel Komutanlığına giden Emniyet Genel Müdürlüğü Terörle Mücadele Daire Başkanı Turgut Aslan ve koruması ise derdest edilerek komutanlıkta tutuldu.
 
FETÖ'cü askerlerden polislere bomba
Şehir merkezinde bu olaylar yaşanırken FETÖ mensubu darbecilerin kullandığı F-16 savaş uçağı, saat 23.18'de Gölbaşı'ndaki Emniyet Genel Müdürlüğü Havacılık Daire Başkanlığına bomba attı, 7 kişi şehit oldu, 5 kişi yaralandı.16 Temmuz'un ilk saniyelerinde Gölbaşı'ndaki Emniyet Genel Müdürlüğü Özel Harekat Başkanlığı da bombalandı, 44 polis şehit oldu, 36 kişi yaralandı.Darbecilerin bulunduğu helikopterler, Yenimahalle'deki MİT yerleşkesini ateş altına aldı, Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı'ndan TRT'ye giden darbeciler saat 00.13'te canlı yayında zorla darbe bildirisi okuttu.
 
Halk meydanlara indi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan saat 00.24'te CNN Türk televizyonuna bağlandı. Görüntülü telefon aramasıyla kurulan bağlantıda Erdoğan, "Bu gelişme gerçekten Türk Silahlı Kuvvetlerimizin içindeki bir azınlığın ne yazık ki kalkışma hareketidir ve bu malum yapıya ait paralel yapılanmanın teşvik ettiği üst akıl olarak onların kullandığı bir harekettir." dedi.Milleti darbecilere karşı durmak üzere meydanlara çağıran Erdoğan'ın bu çağrısı karşılık buldu. Vatandaşlar Genelkurmay Başkanlığının çevresindeki İnönü Bulvarı ve Milli Müdafaa Caddesi ile Kızılay Meydanı, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi, AK Parti Genel Merkezi ve Jandarma Genel Komutanlığı civarı başta olmak üzere meydan ve caddelerde toplanmaya başladı. Kışladan çıkan askerlere tepki gösteren vatandaşlar, kalkışma içerisinde bulunan askerlerle mücadeleye girişti.
Polatlı'da kışlalarından çıkarak Ankara'ya doğru hareket eden askeri araçların önünü kesen vatandaşlar, araçların bir kısmının kışlalarına dönmesini sağladı. Kazan halkı da Akıncı Üssü çevresinde toplandı. Bu sırada 8 vatandaş FETÖ'cülerce şehit edildi.Darbenin yönetim merkezi Akıncı Üssü'nden mühimmat yüklü halde kalkan uçaklar, sonik patlamalarla vatandaşları ürkütmek için ses hızının üzerinde seyretmeyi sürdürdü. Darbeciler bir yandan da Kara Harp Okulunda eğitim gören kursiyer askerleri helikopterlerle Genelkurmay Başkanlığına taşıdı.
Bu sıralarda, uydu yayınlarını durdurmak isteyen ve aralarında sivillerin de olduğu darbeci grup, helikopterle TÜRKSAT'ın Gölbaşı'ndaki tesislerine hareket etti. Tedbir amacıyla kuruma gelen 2 TÜRKSAT görevlisi, FETÖ mensubu darbecilerce ateş açılması sonucu şehit düştü.Yenimahalle'deki Ankara Emniyet Müdürlüğü binasına saat 00.56'da 2, 01.08'de ise bir bomba daha atıldı. Saldırıda 2 vatandaş şehit düştü, 39 kişi yaralandı. Ankara Emniyet Müdürlüğü önünde zırhlı araçlarda bulunan darbecilerin eylemlerinde 8 vatandaş şehit oldu.
 
Halisdemir'e tarihi görev
ÖKK Grup Komutanı Tuğgeneral Semih Terzi ve beraberindeki ÖKK askerlerini Diyarbakır'dan taşıyan uçak, darbe girişimine destek vermek amacıyla saat 01.13'te Etimesgut Havalimanı'na indi. Terzi ve ekibi, buradan helikopterlerle Gölbaşı'ndaki ÖKK karargahına hareket etti.
Özel Kuvvetler Komutanı Korgeneral Zekai Aksakallı'nın, "Sana tarihi bir görev veriyorum. Semih Terzi darbeci bir haindir, vatan ve millet adına Semih Terzi'yi öldür. Bunun sonunda şehadet var. Hakkını helal et." dediği ÖKK'de görevli Astsubay Ömer Halisdemir, ÖKK karargahına gelen Tuğgeneral Terzi'yi vurarak öldürdü. Ancak Halisdemir de Terzi'nin ekibindeki darbeci askerlerce şehit edildi. 
 
TBMM Genel Kurulu toplandı
TBMM'de temsil edilen tüm siyasi partilerden milletvekilleri, demokrasi ve Meclise sahip çıkmak üzere TBMM Genel Kurul Salonu'nda saat 01.39'da toplandı.Genelkurmay önünde toplanan, tanklar ve zırhlı araçların önünü kesen ve üstlerine çıkan vatandaşlar, saat 02.21'de Genelkurmay'a girdi. Ancak darbeciler, vatandaşlara ateş açtı.
Genelkurmay Başkanlığı ile Jandarma Genel Komutanlığı civarında seyreden helikopterlerden de vatandaşlara ateş açıldı. Genelkurmay Başkanlığının içi ile karargah çevresinde darbecilere karşı koymaya çalışan 38 kişi ateşli silah ve helikopter saldırıları sonucu şehit oldu.Ayrıca Akay Kavşağı'nda tankın üzerinden düşen 2, Dikimevi'nde ise ateşli silahla vurulan bir vatandaş hayatını kaybetti.Havada bulunan F-16'ların birinden saat 02.35'te Genelkurmay'a birkaç yüz metre mesafedeki TBMM'ye bomba atıldı.Aynı dakikalarda, TRT Genel Müdürlüğü binasını ele geçirmeye çalışan FETÖ mensubu askerler gözaltına alınmaya başlandı. Kurumun yayını saat 03.00'te normale döndü.Darbeci pilotlarlar Gölbaşı'ndaki TÜRKSAT tesislerine 4, TBMM'ye 2 bomba daha attı. TBMM'ye atılan bombalar 32 kişiyi yaraladı. Darbe girişiminin ardından yapılan tespite göre, Meclis'te yaklaşık 20 milyon liralık hasar meydana geldi.Bu sırada Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Meclis kürsüsünden, "Meclis burada dursun, burayı kapatıp aşağıya (sığınağa) gidersek bu millet meydana gelmez, bu millet 'Meclis bunlardan korktu' der. Bizim burada yapacağımız şey burada ölmektir." dedi.Jandarma Genel Komutanlığı, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi ve AK Parti Genel Merkezi civarındaki eylemler sırasında biri tankın üzerinden düşen, diğerleri ateşli silahlarla vurulan 14 vatandaş şehit oldu.Darbeci askerlerden bir kısmı gözaltına alınırken darbenin idare merkezi konumundaki Akıncı Üssü'nün elektrikleri saat 04.29'da kesildi.
 
Külliyeyi hedef aldılar
Darbeciler günün aydınlanmasıyla Cumhurbaşkanlığı Külliyesini hedef aldı. Darbe girişimi içinde yer alan pilotların kullandığı F-16'ların birinden saat 06.19'da Cumhurbaşkanlığı Külliyesi yakınındaki köprülü kavşak ve otoparka 2 bomba atıldı. Burada 15 kişi şehit edildi, 7 kişi yaralandı.Darbeci pilotların Ankara üzerindeki uçuşlarının sabah saatlerinde de devam etmesi üzerine darbe girişiminde yer almayan uçaklar, üsteki çeşitli noktaları vurarak darbecilerin uçaklarının kalkışının önüne geçti.Halk ve polisin mücadelesi sonucu darbecilerin mukavemetlerinin kırılmasının ardından Akıncı Üssü'nde tutulan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Akar, saat 08.26'da helikoptere binerek Çankaya Köşkü'ne hareket etti.Özel harekat polisleri, sabah saatlerinde Jandarma Genel Komutanlığını ele geçirdi. Ancak bundan kısa süre önce, akşam saatlerinden o saate kadar burada alıkonulan TEM Daire Başkanı Turgut Aslan ve koruması Hasan Gülhan, yemekhane bölgesinin arka tarafında başlarından vuruldu. Gülhan şehit olurken, Aslan ağır yaralandı.Darbe girişiminin başarısız olacağını anlayan askerler, sabah saatlerinde Genelkurmay karargahından çıkarak polise teslim olmaya başladı. Kısa süre sonra özel harekat polisleri de Genelkurmay kışlasına girdi.Başbakan Binali Yıldırım, saat 12.57'de Çankaya Köşkü'ne geldi. Dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Akar, İçişleri Bakanı Efkan Ala, Milli Savunma Bakanı Fikri Işık ve Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ile kameraların karşısına geçen Yıldırım, teşebbüsün bastırıldığını resmen duyurdu.
 
"Kara" gecenin en hareketli yaşandığı merkezlerden biri de İstanbul oldu
Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmet köprüleri, Atatürk Havalimanı, Taksim Meydanı, İstanbul Valiliği başta olmak üzere birçok yeri işgal etmeye çalışan FETÖ'cü askerler, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısıyla sokaklara, meydanlara çıkan ve canlarını hiçe sayarak tankların üzerine çıkan, namlunun önünde duran vatandaşların kahramanlık destanıyla bertaraf edildi.AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, İstanbul'da stratejik bölgeleri hedef alan darbeciler önce şehrin 2 yakasını bağlayan Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmet köprülerini saat 22.00 sıralarında tek taraflı trafiğe kapattı.

Sosyal medyada Ankara ve İstanbul başta olmak bazı şehirlerde patlama ve silah sesleri duyulduğu haberleri yer aldı.

 Dönemin Başbakanı Binali Yıldırım'ın bir televizyon kanalına bağlanarak olayları "kalkışma" diye nitelemesinin ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da askeri kalkışmaya tepki gösterdi ve halkı meydanlara davet etti.

Bu çağrı Ankara'da olduğu gibi İstanbul'da da karşılık buldu, binlerce vatandaş Boğaziçi Köprüsü'ne akın etti. Köprüyü geçmeye çalışan vatandaşlara darbeci askerlerce ateş açıldı. Tankın da kullanıldığı saldırılarda, aralarında polis memurları Münür Alkan, Kemal Tosun, reklamcı Erol Olçok ve 16 yaşındaki oğlu Abdullah Tayyip Olçok'un da bulunduğu 34 kişi şehit oldu.Askerler, halkın direnişini kıramadı, sabaha karşı teslim olmak zorunda kaldı.

 Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nün Anadolu Yakası tarafı giriş kısmında ise 3 vatandaş şehit edildi.
 
Askeri lisede alarm
Kuleli Askeri Lisesinde saat 20.00 sıralarında alarm verildi. Hazırlıkların ardından askeri kamyonlar Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmet köprüleri ile Kandilli-Beykoz istikametine hareket etti. Okul önündeki bazı yayalar da derdest edildi.

İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan, kolluk kuvvetlerine bulundukları noktaları korumaları, darbecilere direnç göstermeleri konusunda talimat verdi. Bunun üzerine Çengelköy Polis Merkezi Amirliğinde görevli polisler, polis otolarıyla karakolun kapısını kapatacak ve yolu kesecek şekilde park ederek tertibat aldı. Bölgeye gelen darbeciler, sıkıyönetim ilan edildiğini ileri sürerek, yolun açılmasını istedi. 
Halkın ve polisin direnç göstermesi üzerine darbeciler havaya ateş açarak Kuleli Askeri Lisesine kaçtı. Darbeciler daha sonra kalabalık bir şekilde Çengelköy Polis Karakolu önüne yaya olarak gitti. Darbecilerin Çengelköy Polis Merkezine doğru intikal ettiklerinin öğrenilmesi üzerine vatandaşlar Aya Yorgi Kilisesi Vakfı binası önünde toplandı. Darbeciler, vatandaşlardan dağılmalarını istedi. Topluluğun dağılmaması üzerine darbecilere "Yere yat ve hedef gözetmeksizin ateş serbest" emri verildi. Bir kısım rütbeli emre uyarak sivil vatandaş topluğunun üzerine doğru uzun namlulu piyade tüfekleriyle etkili mesafeden ateş etmeye başladı. Ateş sonucu bazı vatandaşlar yaralandı ve topluluk Polis Merkezi istikametine yöneldi.


Çengelköy Polis Merkezinden kalkışmanın hukuksuz olduğu yönündeki çağrılara rağmen çöp konteynerlerini siper alan darbeciler, ihtilal yaptıklarını belirterek polislerden teslim olmalarını isteyip ateş açtı. Polisler de ateşe karşılık verdi.

 Çıkan silahlı çatışma sonrasında Çengelköy Polis Merkezi önünde toplanan vatandaşların bir kısmı ara sokaklara, bir kısmı ise Çengelköy Işıklar mevkisine doğru gitti. Polisler sayıca az olmalarına karşın darbecileri merkeze sokmadı. Darbeci askerler ise vatandaşlara ateş etmeyi sürdürürken, bazı vatandaşları kelepçeledi.

Darbeciler, Çengelköy Işıklar Bölgesi'nde sivil vatandaşlara uzun namlulu silahlarla etkili mesafeden ateş etmeyi sürdürdü. Polis ve vatandaşın direnciyle darbeciler, girişimlerinin başarısızlıkla sonuçlandığını anlayınca saat 05.48 sıralarında geri çekilme kararı aldı. Kelepçelenen vatandaşlar polisler tarafından serbest bırakıldı. Olaylar sonucunda gazeteci Mustafa Cambaz, Kader Sivri, Burak Cantürk, Fatih Dalgıç, Gökhan Esen, Halil Kantarcı ve Osman Yılmaz şehit oldu, 62 kişi yaralandı.


 
İstanbul Valiliğine girdiler
Kurmay Albay Nizamettin Aydın komutasındaki 90 asker, 22.30'da İstanbul Valiliğine gitti. Valilik önünde bulunan nöbetçi kulübesindeki polislere, "Ordu adına geliyoruz. Silahlarınızı teslim edin." diyen askerlere polisler, "Bize böyle bir emir gelmedi." karşılığını verdi.Albay Nizamettin Aydın'ın, polisin elindeki MP5 silahı almasıyla polisler buradan ayrıldı. Askerler binaya girdi.

İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı Cengiz Demircan, halkın valilik önünde toplanmasını sağladı. Kalabalığın artması üzerine darbeci askerler binayı terk etmek zorunda kaldı. Haliç Köprüsü'nde polis tarafından önü kesilen darbeciler gözaltına alındı.


 
Halkın direnişi karşısında havalimanını teslim ettiler
Darbeci askerler, Atatürk Havalimanı'nı da ele geçirmek istedi. Havalimanına giriş çıkışlar saat 22.15 itibarıyla kapatıldı. Uçuş kontrol kulesini ele geçiren darbeciler, tüm uçuşları durdurdu. F-16 savaş jetleri ile havalimanı üzerinde alçak uçuş yapılarak yolcu uçaklarının iniş-kalkış yapmaları engellendi.


Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çağrısıyla havalimanına gelen binlerce kişinin üzerine ateş açıldı. Pistte bulunan 17 yaşındaki Mahir Ayabak şehit düşerken, onlarca kişi yaralandı. Halkın direnişi karşısında askerler burayı terk etmek zorunda kaldı.

Atatürk Havalimanı'nda yaşananlara ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında 1 üsteğmen, 3 uzman ve 7 er gözaltına alındı.


 
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan tarihi konuşma
Cumhurbaşkanı Erdoğan, saat 03.20'de uçakla Atatürk Havalimanı'na geldi. Erdoğan, kendisini karşılayan kalabalığa "Milletin üzerinde hiçbir güç yoktur. Bu bir ayaklanma, ihanet, vatana ihanet hareketidir. Bunun bedelini çok ağır ödeyecekler." diye seslendi.


 
Darbeye karşı ilk soruşturma
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca 00.34'te askeri kalkışmayı yapanlara karşı ''darbeye teşebbüs'' suçundan soruşturma başlatıldığı duyuruldu. Küçükçekmece Başsavcısı Ali Doğan, darbe girişiminde bulunan askerlerle ilgili soruşturma başlattığını ve askerlerin görüldükleri yerde tutuklanacaklarını bildirdi.


 
1. Ordu Komutanı Orgeneral Ümit Dündar, 01.00 sıralarında bir televizyon kanalına bağlanarak askeri kalkışmaya ilişkin "Bu, TSK tarafından desteklenen bir hareket değildir. Bu olaylar meydana geldiği andan itibaren Sayın Valimizle bir araya gelip İstanbul üzerine yoğunlaştık. Buradaki problemi çözmek için çalışıyoruz." ifadelerini kullandı.

Darbeci askerlerin işgal etmek istedikleri Borsa İstanbul'da, polis memuru Mehmet Şevket Uzun ile Fatih Satır adlı vatandaş şehit düştü.

Darbeci askerlerin yolları işgal ettikleri Esenler Eski Hal Yolu Edirne İstikameti ve İSTOÇ civarı TEM Otoyolu üzerinde meydana gelen olaylarda askerlere karşı koyan Ahmet Kocabay vurularak, Hüseyin Kısa, Türkmen Tekin, Muhammet Aksu ve Mehmet Şefik Şefkatlıoğlu da tank tarafından ezilerek şehit edildi, 30 kişi yaralandı.

Gaziosmanpaşa bölgesi TEM Otoyolu'nda meydana gelen olaylarda Servet Asmaz yaşamını yitirdi.


 
 
Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğünü işgal girişimi
Darbecilerin polise yönelik İstanbul'daki ilk hedef noktası Bayrampaşa'daki Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü oldu. Buraya saat 22.20 civarında ulaşan askerler, polise "teslim olun" çağrısı yaptı, polis teslim olmadı. Saat 00.30'dan itibaren burada toplanmaya başlayan vatandaşlar askerlere tepki gösterdi. Askerler havaya ateş açarken vatandaşların tepkileri daha da arttı. Olaylarda Ümit Yolcu şehit olurken, 16 kişi yaralandı. Askerler, vatandaşların artan tepkisi üzerine burayı terk etmek durumunda kaldı.
Vatan Yerleşkesi'ne ulaşan darbeci askerler, polis ve halkın direnişi karşısında başarılı olamadı. Vatan Yerleşkesi'ne darbeci askerlerce hava desteği istenmesi üzerine gelen helikopter, eski lunapark olarak adlandırılan noktaya inmek istedi. Polisin yerden atışla karşılık vermesi üzerine helikopter Vakıf Gureba Hastanesinin arkasındaki okulun bahçesine indi. Vatandaşların tepki göstermesi üzerine buradan da kalkmak zorunda kalan helikopter, Topkule Kışlası'na döndü.
 
Darbeci askerler, zırhlı araçları çevreleyen vatandaşların da sayesinde polis tarafından gözaltına alındı. Tanklardan birinin içinden vatandaşlarca çıkarılan ve darbeci askerlerle birlikte hareket ettiği anlaşılan 4. Sınıf Emniyet Müdürü Mithat Aynacı da yakalandı.


 
Vatan Caddesi'nde AK Parti Fatih İlçe Başkanlığı önünde meydana gelen olaylarda Mehmet Güder şehit oldu.


 
AK Parti, İBB ve Taksim
AK Parti İl Başkanlığı da darbecilerin hedefindeydi. 47. Piyade Alayından tam teçhizatlı ve mühimmatlı olarak saat 22.00-22.15 sıralarında hareket eden askerler, saat 23.15 sıralarında AK Parti İstanbul İl Başkanlığına ulaştı.


 
Polisleri "Bundan sonra buranın güvenliğini biz alacağız." diyerek uzaklaştıran darbeci askerler, daha sonra binayı işgal etti. Darbecilerle güvenlikçiler arasında tartışma yaşandı. Bir süre sonra halk, bina önünde toplanmaya başladı. AK Parti'li bazı belediye başkanları ile milletvekili Metin Külünk de bina önüne geldi. AK Parti İl Başkanlığı önünde biriken halkı dağıtmak isteyen darbeciler, havaya ateş etti. Darbeci binbaşı Faruk Şimşek de orada bulunan erlere şarjör takmaları ve ateş etmeleri yönünde emirler verdi. Bazı askerler de havaya ateş etti. Askerler sabaha doğru olay yerine getirtilen otobüslerle kışlalarına gönderildi. Olay yerinde bir vatandaş itiş kakış sırasında yaralandı.
 


İstanbul'da önemli yerleri işgal girişiminde bulunan darbecilerin Vatan Caddesi'ndeki işgal girişimi başarıya ulaşamayınca polis anonslarla halkı İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) önüne yönlendirdi. Vatandaşlar belediye binasını işgale gelen darbeci askerleri protesto etti. Halkın üzerine ateş açan darbeciler, Prof. Dr. İlhan Varank'ın da aralarında bulunduğu 14 kişiyi şehit etti.


 
İstanbul'un kalbi Taksim Meydanı'na Hasdal Kışlası'ndan bir grup asker geldi. Anıt ve çevresini, daha sonra Taksim Meydanı'na gelen noktaları kontrole başlayan askerler burada da halkın tepkisiyle karşılaştı. Direniş karşısında sıkışan ve sadece anıt çevresinde toplanan askerlere destek amacıyla Hasdal Kışlası'ndan yine asker sevk edilmek istendi. Ancak vatandaşların kamyon ve diğer araçlarıyla yolları kapatması nedeniyle asker sevkiyatı gerçekleşemedi. 
 
Taksim Meydanı'nda halk ve polisle karşı karşıya gelen darbeci askerler, 39 kişiyi yaraladı.

 İstanbul'da darbe girişimine tepki gösteren binlerce kişi de Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın evinin bulunduğu Üsküdar'da toplandı. İstanbul'un pek çok yerinde olduğu gibi Üsküdar'da da askerlerle vatandaşlar karşı karşıya geldi. Tankın 2 kez üstünden geçtiği Sabri Ünal, olayı sadece bir kolundan yaralanarak atlattı.


 
Ellerindeki belgeleri yaktılar
İstanbul'un birçok noktasını 3 bine yakın kamerayla kayıt altına alan ve anlık olarak MİT'e ileten İstanbul Büyükşehir Belediyesine bağlı Afet Koordinasyon Merkezi (AKOM) de darbecilerin hedefi oldu.
 
Saat 21.15 sıralarında AKOM'a giren darbeci askerler, görevlileri etkisiz hale getirip dışarı çıkardı. Darbeci askerler, binada kilitli odaların kapılarını kırarak arama yaptı. Askerler, bilgisayar ve elektronik eşyaların fişlerini çekti, server odalarına girerek sistemi engellemeye, kamera ve ekranları devre dışı bırakmaya çalıştı. Bunu başaramayan askerler, teknik ekip çağırdı.
 
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çağrısının ardından vatandaşlar AKOM binası çevresinde de toplanmaya başladı. Darbeci kurmay yarbay Mustafa Kubilay'ın emriyle askerler, vatandaşların girişini engellemek amacıyla bina kapısına barikat oluşturdu. Vatandaşlar buradan ayrılmayınca darbeci askerler hedef gözetmeksizin halka doğru ateş etti. Açılan ateş sonucu 6 kişi yaralandı.
 
AKOM yetkilileri, kritik öneme haiz AKOM binasına darbecilerce zarar verilmesini engellemek ve üzerlerinde psikolojik baskı kurmak amacıyla AKOM binasına itfaiye araçlarını çağırdı. Gelen itfaiye araçlarından yaklaşık bir saat boyunca telkin edici anonslarda bulunuldu.
 
Eyüp İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, saat 06.00 sıralarında AKOM'a geldi. İlçe Emniyet Müdürü İsmail Dinçer Öğüt megafonla "teslim olun" anonsu yaptı. Darbeciler teslim olmayacaklarını beyan ederken keskin nişancılar çatıya yerleştirilerek operasyon hazırlıkları yapıldı. Bu görüşmelerin akabinde Mustafa Kubilay ve diğer subaylar ellerinde bulunan A4 kağıdı ebatındaki belgeleri yakarak imha etti. Kubilay, askerleri binanın alt katında topladı ve erlere de terasa çıkmaları emrini verdi. Akabinde emniyet personeli olan keskin nişancıların çatılara yerleştirilmesi üzerine umudunu yitiren Kubilay, "Gururumuzu kırmadan teslim alırsanız mutlu oluruz." dedi. Askerler, yanlarında getirdikleri çantalardaki sivil kıyafetlerini giyerek, silahsız, elleri başlarının üzerinde, binaya doğru diz çökmüş vaziyette emniyet güçlerine teslim olmak zorunda kaldı.
 
Acıbadem'deki Türk Telekom Hizmet Binası'nın önüne saat 22.30 civarında gelen darbeci kurmay yüzbaşı Mehmet Karabekir yönetimindeki askeri birlik, binanın önünde, etrafındaki yol ve caddenin köşelerinde konuşlanarak giriş-çıkışı durdurdu. Acıbadem Türk Telekom binasını darbecilerin ele geçirdiğini öğrenen vatandaşlar, kısa bir süre sonra Türk Telekom civarında toplanmaya başladı. Kolluk görevlileri de olay yeri ve civarına gelerek, darbeci askerlere müdahale etmeye çalıştı.
 
Karabekir, bölgeye ulaşan ya da tesadüfen oradan geçen vatandaşlara, "Asker yönetime el koydu haberiniz yok mu? Evlerinize gidin." diyerek tehditte bulundu. Karabekir, buradan ayrılmayan vatandaşlara ateş açtı.
 
Üsküdar ilçesi Acıbadem Mahallesi Muhtarı Mete Sertbaş, Türk Telekom Bölge Müdürlüğü önüne geldi. Askerleri sakinleştirmeye çalışan Sertbaş, bunda başarılı olamadı. Karabekir'in silahını kendisine doğrultması üzerine Sertbaş, "Beni mi vuracaksın?" diye sordu. Karabekir de "Evet seni vuracağım." diyerek yakın mesafeden Sertbaş'a ateş etti. Vatandaşların karnından yaralanan Sertbaş'a müdahalesine de havaya ateş ederek izin vermeyen Karabekir, askerlere, "Böyle olacaksınız, af yok. Birini vurdum, diğerleri dağıldı." şeklinde sözler söyledi.
 
Yaklaşık 45 dakika kadar sonra doktor olduğunu söyleyen bir kişi Sertbaş'ın yanına giderek müdahalede bulundu. Vatandaşların bir araçla Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesine götürdüğü Sertbaş, hastaneye varamadan şehit oldu.
 
Olaylarda Murat Mertel, Muhammet Fazlı Demir, Orhun Göytan, Şirin Diril ve Murat Naiboğlu da şehit düşerken, 18 kişi yaralandı. Darbeci askerlerden Karabekir, güvenlik kuvvetlerince etkisiz hale getirildi.
 
Darbe girişiminin başarısız olduğunu anlayan bazı darbeci askerler, zırhlı araçlarla buradan kaçarken bazıları da teslim oldu.
 
Sabiha Gökçen Havalimanı
Maltepe 2. Zırhlı Tugay Komutanlığından 8 zırhlı araçla çıkan darbeci askerler, saat 23.30 sıralarında Sabiha Gökçen Havalimanı yakınlarına ulaştı. Buradaki trafik yoğunluğu ve halkın toplanmaya başlaması üzerine zırhlı araçların bir kısmı bariyerleri aşarak karşı şeride geçti ve buradan ilerlemeye devam etti. Emniyet güçleri tarafından havalimanı nizamiyesine 100 metre kala zırhlı araçlar durduruldu. Vatandaşlar, darbeci askerlere müdahale etti. Polis tarafından teslim olmaları yönünde uyarı yapıldı. Tanklarda bulunan darbecilerden bir kısmı havaya ateş açtı. Güvenlik koridoru oluşturularak ve müdahale edilerek zırhlı araçlardaki darbeci askerler saat 03.00 sıralarında yakalandı.
 
Tuzla ilçesi Orhanlı gişeleri üzerinde meydana gelen olaylarda da Ozan Özen, Mustafa Direkli, Yalçın Aran, Erdem Diker, İhsan Yıldız, Vahit Kaşçıoğlu şehit oldu.
 
Türk askeri direndi
Darbe karşıtı olan askerler, 15 Temmuz'da darbecilere karşı direniş gösterdi. Hava Harp Akademisi Komutanlığı binasında darbe karşıtı olduğu bilinen Hava Harp Akademisi öğrenci subaylarından Yüzbaşı Cihan Okur ile Üsteğmen Hüseyin Balık, darbe girişimine katılanlarca bina amfisinde rehin alınıp, silah ve telefonlarına el konuldu. Kemer ve bağcıkları çıkartılan Okur ve Balık'ın başlarına silahlı öğrenci subaylar dikildi.
 
Harp Akademileri Komutanlığı görevini yürüten Korgeneral Tahir Bekiroğlu, Harp Akademileri Komutanlığı sahasındaki konutunda, darbeci askerlerce Hadımköy Askeri Cezaevine götürüldü. Bekiroğlu, sabah saatlerine kadar tutulduğu cezaevinden darbe girişiminin başarısız olması üzerine serbest kaldı.
 
Deniz Harp Okulu Komutanlığı görevini yürüten Tümamiral Mesut Özel, karargaha gitmek için bindiği araçta ağzı bantlandı ve ellerine plastik kelepçe takılarak Maltepe Askeri Cezaevine götürüldü. Burada tutulan Özel, darbe girişiminin başarısız olması üzerine serbest kaldı.
 
Deniz Harp Akademisi Komutanı Tuğamiral Tayyar Ertem ve 1. Ordu Komutanı Orgeneral Ümit Dündar da kaçırılmaya teşebbüs edildi ancak darbeci askerler bunda başarılı olamadı. Ertem'in evine zorla girilerek arama yapıldı.
 
66. Zırhlı Tugayında, Piyade Kurmay Albay ve arkadaşları kahramanca bir direniş gösterdi. 47 yaşındaki Piyade Kurmay Albay Sait Ertürk, darbe girişimini öğrenince devre arkadaşlarıyla iletişime geçti. Evinde arkadaşı Kartaltepe Kışlası Komutanı Piyade Albay Davut Ala ve bir astsubayla buluşarak değerlendirmelerde bulundu. Toplantı sonunda Ertürk'ün 2 yıl önce görev yaptığı 66. Zırhlı Tugay Komutanlığının darbeye desteğinin engellenmesine karar verildi.
 
Ertürk, arkadaşı Piyade Albay Davut Ala ile 66. Zırhlı Tugayında verdiği mücadeleyle İstanbul için kilit rol oynayarak, tugayın darbe girişimine desteğini engelledi. 2 komutan, yanlarına aldıkları 3 polis ve 3 uzman çavuşla kurdukları 2 timle, tank, silah ve askerlerin dışarı çıkmasını engelleyerek tugay içindeki hareketlenmeyi durdurdu.
 
Tugayın darbeye katılımını engelleyen Sait Ertürk, tek kurşunla şehit düşerken, Kartaltepe Kışlası Komutanı Piyade Albay Davut Ala ise vücuduna 7 mermi isabet etmesi sonucu yaralandı. Ertürk'ün emrindeki askerlerden biri olan Uzman Çavuş Halit Yaşar Mine ile polis memuru Serdar Gökbayrak da burada şehit oldu.
 
Medya darbeye karşı çıktı
FETÖ'nün 15 Temmuz'daki kanlı darbe girişiminde darbeci askerlerin hedefindeki en önemli adreslerden birisi de basın yayın organları oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın CNN Türk'e "FaceTime" üzerinden bağlanarak halkı sokağa davet etmesi üzerine darbeci askerler harekete geçti. Darbecilerin kurduğu "WhatsApp" grubunda, "Bu TV'lerin susturulması gerekiyor", "Çamlıca'daki antenlere müdahale edilmeli", "Çamlıca Tepesi'ni gören tanklar antenleri vursunlar", "NTV için ekip gitti, Selimiye'ye hava aracı olursa medyaya müdahale edecek ekip var." gibi paylaşımlarda bulunuldu.
 
CNN Türk, Kanal D ve Hürriyet binalarının işgal edilerek yayının kesilmesine karar verildi. Bu amaçla darbeci albay Ahmet Zeki Gerehan, CNN Türk binasının boşaltılması ve yayının kesilmesi emrini verdi. Erlere bir binaya gidileceği, 2-3 kişi alınarak çıkılacağı söylenerek, üstlerine gelen olursa ayağına, daha da yaklaşan olursa üstüne doğru ateş etmeleri emredildi. Helikoptere binen 14 darbeci asker, saat 03.10 sıralarında Doğan Medya Center'in açık otoparkına indi. Yüzbaşılar Erdal Şeker, Süleyman Ahmet Kaya ve Mehmet Akif Aslan, inişten sonra ellerindeki uzun namlulu silahlarla havaya ateş açarak, "Genelkurmay yönetime el koydu, asker yönetime el koydu." diye bağırdı.
 
Doğan Medya çalışanlarının kapıları kapatmaya çalışması üzerine darbeciler silah çekerek, "Kapıyı açın, yoksa vururum." tehdidinde bulundu. Görevlilerin kapıyı açmak zorunda kalması üzerine tüm askerler buradan giriş yaptı. Askerlerden bir grup Hürriyet, diğer grup da CNN Türk binası girişine yöneldi.
 
Hürriyet'te akıllı kapının kepenklerinin kapalı olması üzerine içeriye giremeyen darbeciler ile görevliler arasında tartışma yaşandı. Askerler, görevlilerden ikisini yere yatırarak, "Bu kapı açılmazsa sizi öldüreceğiz." şeklinde tehdit etti. Tehdit üzerine kapılar açılırken, yere yatırılan görevliler için erlere "Kıpırdarlarsa vurun." talimatı verildi.
 
Askerler, "Herkes insin, vururuz." diye bağırdı. Darbeciler en alt katta bulunduğu sırada Hürriyet Daily News Genel Yayın Yönetmeni Murat Yetkin, telefonla onları kaydetmeye başladı. Bu durumu gören darbeci askerler, silahlarını Yetkin'in bulunduğu yere doğru çevirerek çekim yapmamasını söyledi.
 
Askerler bina personelini lobide topladı ve silahlarını üzerlerine doğrulttu. Yetkin, darbeci askerlerden Süleyman Ahmet Kaya'nın yanına giderek, askerlerin silahlarını indirmelerini istedi. Gazeteci ve silahsız olduklarını, kimseye zarar veremeyeceklerini söyleyen Yetkin, darbecilere buraya neden ve ne hakla geldiklerini sordu. Süleyman Ahmet Kaya ise "Darbe var, yönetime el koyduk." yanıtını verdi. Yetkin'in, ne hakla el koyduklarını sorması üzerine de Kaya "Böyle emir aldım." karşılığını verdi. Kimden emir aldığı sorduğunda Kaya, "Kimden emir aldığımın bir önemi yok." şeklinde yanıt verdi.
 
Kaya, devamında erlere de "Haydi katları boşaltın, yayını kesin." şeklinde emir verdi. Yetkin, "Burası gazete, burada yayın yapılmıyor, siz darbe yapıyorsunuz. Bırakın biz de gazetemizi çıkaralım, haberimizi yapalım." deyince Kaya, "Hayır, binayı boşaltıyoruz." ifadesini kullandı. Yetkin, Kaya'ya, cumhurbaşkanı, başbakan ve komutanların hareketin emir komuta zinciri dışında olduğunu, kendisine ve mesleğine yazık ettiğini, ileride askerlerin kurtulabileceğini ancak kendisini burada yaktığını söyledi. Bu diyalog sırasında erler katlara çıkarak personeli lobiye indirmeye başladı.
 
Kaya yaptığı telefon görüşmesi sonrasında erlere dönerek, "Yanlış bir hareket görürseniz acımayın vurun." şeklinde emir verdi. Bu emir üzerine erler silahlarını yeniden topladıkları personele doğrulttu. Şüpheliler, yemekhane bölümündeki bir odada yaklaşık 10 dakika tuttukları personeli, Kaya'nın emri üzerine bina dışına çıkarmaya çalıştı.
 
Darbeciler, Hürriyet giriş kapısı önünde bekledikleri sırada güvenlik müdürü olarak görev yapan ve bu aşamaya kadar CNN Türk ve Kanal D binasında diğer askerlerle muhatap olan Hüseyin Ulaş, Hürriyet'te bulunan personelden haber alamayınca bina önüne geldi. Ulaş'ı gören askerler, "Gel buraya, dur." şeklinde bağırdı. Hüseyin Ulaş'ın geri dönmesi üzerine arkasından iki el ateş açıldı. Ulaş, olay yerinden uzaklaşarak, Hürriyet binasında askerlerin olduğunu polis ekiplerine bildirdi.
 
Bağcılar Emniyet Müdürlüğünden polislerle darbe girişimini engellemek isteyen vatandaşlar da Doğan Medya Center'a gelmeye başladı.
 
Polis memurları ve vatandaşların geldiğini gören darbeci yüzbaşı Süleyman Ahmet Kaya, erlere bina personelini üst kata çıkararak serbest bırakmaları emrini vermek zorunda kaldı. Bina personeli serbest bırakıldıktan sonra Kaya, erleri Hürriyet binasının giriş kapısındaki çalılık alanda üçerli olarak mevzilendirdi. Kaya polis memurlarına, "Mühimmatımız var, çatışırız." şeklinde bağırdı. Polislerin megafonla yaptıkları "Teslim olun" çağrılarının ardından Kaya, polis memurlarına ve toplanarak tepki gösteren vatandaşlara ateş açtı. Burada Vedat Bağcerci isimli vatandaş şehit oldu.
 
Askerlerle polis memurları arasında çatışma yaşanırken, Binbaşı Mehmet Türk'ün komutasındaki 17 kişi, saat 04.00 sıralarında destek amacıyla helikopterle Doğan Medya Center'a intikal etti. Helikopter, Doğan Medya Center üzerinde iniş için alçalmaya başlarken darbeciler, polislere ve vatandaşlara ateş açtı. Paleti çatıya değen helikopter, polis memurlarının fedakarca mücadelesi sonucu Topkule Kışlası'na dönmek zorunda kaldı.
 
Polis memurlarının yoğun atışı ve gaz bombası kullanması nedeniyle darbeci askerler bina içine kaçtı. Polisler, askerleri bina içerisinde aramaya başladı. "Teslim olun" çağrısına uymayan Kaya, ayağından vuruldu. Diğer askerler de polis memurlarınca teslim alındı.
 
Darbeci askerlerden yüzbaşılar Erdal Şeker ve Mehmet Akif Aslan ile 5 er, CNN Türk ve Kanal D'nin bulunduğu binaya yöneldi. Darbeciler, stüdyo giriş kapısının önüne geldiklerinde burada çalışan Önal Yılmaz ile karşılaştı. Darbecilerden Erdal Şeker, Yılmaz'a sorumlunun kim olduğunu sordu. Yılmaz sorumlunun kendisi olduğunu söyleyince Şeker, "Sıkıyönetim ilan edildi, yayını kesmeye geldik." şeklinde beyanda bulundu.
 
Şeker, giriş kapısına geldiğinde "Yayını kesin, bu darbedir, herkes dışarı çıksın." diye bağırdı. Darbeci askerler, giriş kapısı önünde CNN Türk yöneticilerinden Ali Güven, haber spikeri Ahu Özyurt, kameraman Ahmet Akpolat ve güvenlik müdürü Hüseyin Ulaş ile karşılaştı. Akpolat kamera ile yayına başladığında Ali Güven, Şeker'e ne amaçla geldiklerini sordu. Erdal Şeker, yayını kesmek için geldiklerini, bu amaçla emir aldıklarını, kimseyle konuşmayacaklarını söyleyerek, dışarı çıkmalarını istedi. Akabinde askerler CNN Türk binasına girdi. "Engel olmayın, ateş ederiz." şeklinde tehditte bulunan darbeciler, yayının kesilmesini ve herkesin binayı boşaltmasını istedi. 
 
Ulaş, Şeker ve diğer şüphelilere, yaptıklarının anayasal bir suç olduğunu, yetkililerin bu konuyla ilgili açıklama yaptıklarını bildirdi. Şeker ise "Dinlemek yok." diyerek erlere emir verdi. Darbeci askerler, yayın odasının bu katta olmadığını anladıklarında ikinci kata çıktı. Darbeciler, merdivenlerde "Boşaltın, yayını durdurun." şeklinde bağırdıkları sırada Kanal D Haber Genel Yayın Yönetmeni Süleyman Sarılar ile karşılaştı. Sarılar, askerlere neden geldiklerini, ellerinde yazılı bir emir olup olmadığını sorduğunda Erdal Şeker, Ordu Komutanının emri olduğunu söyledi. Sarılar, Ordu Komutanının açıklamasını yayınladıklarını belirtince de "Karıştırma, çekil." diyerek karşılık verdi. 
 
Kameraman Ahmet Akpolat'ın tekrar kamerayla çekim yaptığının görülmesi üzerine Erdal Şeker, "Ver o kamerayı." diye bağırıp üzerine yürüdü. Yaşanan arbedede Şeker, Akpolat'ın boğazına sarıldı, tüfeğin dipçiğini kaldırarak "Ver, yoksa vururum." şeklinde tehditte bulundu. Şeker elini tabancasına atarak Sarılar'a, "Vururum seni." dedi. Tehditler sonucunda Akpolat hafıza kartını Şeker'e vermek zorunda kaldı.
 
Akabinde darbeci askerler, Kanal D Haber Merkezi ve CNN Türk stüdyosunun bulunduğu üçüncü kata çıktı. Darbeciler burada da sürekli "Yayını kesin." şeklinde bağırdı. Şeker de Sarılar'a elektriği kesmesini söyledi.
 
Tartışma sırasında darbeci askerlerden Mehmet Akif Aslan, tabancasıyla bir el havaya ateş etti. Askerler, CNN Türk canlı yayınının yapıldığı üçüncü kata çıktıklarında çalışanlar haber merkezi girişine set çekerek, onlara engel olmaya çalıştı. Bu sırada spiker Başak Şengül'e, canlı yayına devam etmesi CNN Türk Genel Müdürü Erdoğan Aktaş tarafından bildirildi.
 
Nedim Şener de darbeci askerlerin çıkmasını istedi. Mehmet Akif Aslan, Şener'e silah doğrultarak "Çık buradan, vururuz seni." tehdidinde bulundu. Ayrıca er Ferdi Irmak da Şener'i, "Aşağı in, vururuz." diyerek tehdit etti.
 
Giriş katına inen Şener, kapıyı açarak darbe girişimini engellemeye gelen vatandaşların binaya girişini sağladı. Darbecilerin silah doğrulttuğu Erdoğan Aktaş, hiçbir şekilde yayını kesmeyeceklerini söyledi. Darbeci askerler ise aldıkları emri uygulamak zorunda olduklarını belirtti. Aktaş, savunmasız olmaları dolayısıyla mecburen binayı terk edeceklerini belirtti. Erdoğan Aktaş, personelden de binayı boşaltmalarını istedi.
 
Rejiye gelen darbeci askerler, yönetmen Tunca Pak'a binayı terk etmelerini söyledi. Pak da rejiyi boşaltırken canlı yayında olan Başak Şengül'e, askerlerin rejide olduğunu ve rejiyi boşalttıklarını kulaklıkla bildirdi. Şengül, darbeci askerlerin geldiğini ileterek canlı yayına devam etti. Bu sırada erlerden Ferdi Irmak, stüdyoya girerek Şengül'den oradan ayrılmasını istedi. Şengül de canlı yayını terk etmek zorunda kaldı. Tunca Pak, ayrılmadan önce Erdoğan Aktaş'a telsiz mikrofonu verdi, yayının devam etmesi adına aktif olan tüm mikrofonların sesini açarak stüdyoyu gören genel kamerayı da çıkışa vererek canlı yayın görüntüsünü bu noktada sabitleyip rejiyi terk etti. Bunun üzerine askerler, canlı yayının kesildiği kanaatine vardı.
 
Vatandaşlar ve polis ekiplerinin binaya girmesinin ardından "teslim olun" çağrıları karşısında Erdal Şeker, "Silahlarımızı vermeyeceğiz, bize takviye kuvvet gelecek, kalabalıkla birlikte burayı boşaltın." şeklinde karşılık verdi. Polis ekibi ve vatandaşların gayretleri sonucunda darbeciler gözaltına alındı.
 
TRT Ulus Yerleşkesi binasının işgali
Kara Harp Akademisinde yapılan toplantıda görevlendirilen bir grup darbeci asker, saat 21.00-21.30 sıralarında silahlı ve tam teçhizatlı yola çıktı. Askerler zırhlı araçlarla saat 22.30'a doğru TRT Ulus Yerleşkesi'ne ulaştı. Kapıdaki güvenlik görevlilerine, "Terör tehdidi var, binayı süratle boşaltın." diyen darbeci askerler binaya dağıtıldı. Darbeciler içerideki yaklaşık 40 kadar TRT çalışanına telefonlarını bıraktırarak binayı boşalttı. İç aydınlatmaları kapatan darbeci askerlerden Binbaşı Yüksel Demir, alay komutanı Müslüm Kaya'yı aradı ve binanın kontrolünün ele geçirildiğini bildirdi.
 
Darbeci askerlere binada beklenmesi talimatı verildi. Saat 22.30 sıralarında TRT binası bahçesine 10 kadar asker, helikopterle indi. Darbeciler, TRT Arapça kısmına girdi.
 
Bu arada dışarıda vatandaşlar toplanmaya başladı. Vatandaşların dağılması için havaya ateş açıldı. Binbaşı Yüksel Demir'in telefonuna saat 05.00 sıralarında "RUN" yazan bir mesaj geldi. Darbeci albay Hüseyin Ergezen'in de aralarında bulunduğu 5 kişi buradan temin ettikleri sivil kıyafetleri giyerek saat 06.00 sıralarında uzun namlulu silahlarını bırakarak olay yerinden kaçtı. Diğer darbeci askerler saat 07.45 sıralarında polis ekiplerine silahlarını vererek teslim oldu.
 
Hasdal Kışlası 6. Motorlu Piyade Alayının eski komutanı albay Müslüm Kaya ile yeni komutanı Nebi Gazneli'nin bizzat organize ettiği ve talimatlarını verdiği olayda, Hasdal Kışlası'ndan çıkan bir grup darbeci asker 21.30-22.00 sıralarında Harbiye'deki TRT binasına geldi.
 
Darbeciler, bina önündeki trafik polislerini silah tehdidiyle etkisiz hale getirip binaya girerek güvenlik görevlilerine "Bomba ihbarı var." şeklinde beyanda bulunarak burayı ele geçirdi. Olay yerine gelen polis ekiplerine ateş açan darbeciler Şişli Emniyet Müdürü Melih Ekici'yi gözünden yaraladı.
 
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çağrısıyla sokağa çıkan vatandaşlar, TRT binası önünde toplanmaya başladı. Darbeciler, vatandaşların kendilerine tepki göstermesi üzerine havaya ateş açtı. Dağılmamaları üzerine vatandaşların ve buraya gelen polislerin üzerine ateş açan darbeciler, Fahrettin Yavuz ve Murat Demirci ile 2 yıldır İstanbul'da yaşayan Faslı Jaouad Merroune'yi vurarak şehit etti. Vatandaşlardan 48'i de çeşitli yerlerinden yaralandı. Darbeci askerler, polis ekiplerinin "teslim olun" çağrısına ateşle karşılık verdi. Darbe girişiminin başarısız olduğunu anlayan askerler daha sonra teslim oldu.
 
Digitürk'ün işgali
Vodafone Arena Stadı'na helikopterle inen darbeci 43 asker ve 3 sivil teknik personel, albay Hamdi Acar ve binbaşı Ali Akkaş önderliğinde toplandı.
 
Stat kapılarını zorlayarak açan darbeciler, Digitürk binasını işgal amacıyla dışarı çıktı. Yoldan geçen İETT otobüsünü havaya ateş açarak durduran darbeci askerler, otobüse binerek Digitürk binasına yakın bir noktada indi. Yürüyerek Digitürk binasına giren darbeciler, burayı işgal etti. Yayını durdurma amacıyla faaliyette bulunan darbeci askerler, yayını kesemedi. Darbeci binbaşı Akkaş, yayın kesilmeyince içerideki cihazlara ateş etti. Polislerin gelmesi üzerine yapılan müzakerelerle darbeci askerler teslim oldu.
 
66. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığından o gün çıkış yapan bazı darbeci askerler de A Haber'e baskın gerçekleştirmeye yönelik eylemde bulunmak hedefiyle hareket etti. Ancak yolda trafiğin yoğun olması, halkın darbe teşebbüsü eylemlerine yönelik tepkisi nedeniyle darbeci askerler, Seyrantepe'deki Türk Telekom Arena yakınlarına kadar gelmelerine karşın daha fazla ilerleyemedi. Askerler, zorla durdurdukları bir otobüsle tekrar Topkule Kışlası'na döndü.
 
Cumhurbaşkanlığından, "Tehlike henüz geçmiş değil. Millet sokaklarda olduğu ve vatanına sahip çıktığı müddetçe darbeci hainler bu aziz millete diz çöktüremeyecek." şeklinde açıklama yapıldı.
 
İstanbul Valisi Vasip Şahin de 05.55 sıralarında bir televizyon kanalında, İstanbul ve Ankara'da FETÖ'nün darbe girişimine ilişkin "Devlet duruma hakimdir. Birtakım kandırılmış, ihanet şebekeleri içerisinde bulunmuş olanların emellerine ulaşmaları mümkün değil." ifadelerini kullandı.
 
Vatandaşlar demokrasi zaferinin kazanılmasında büyük pay sahibi oldu
Darbe girişiminde başta Ankara ve İstanbul olmak üzere Türkiye'nin birçok kentinde askeri hareketlilik yaşandı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısına kulak veren ve sokaklara inen vatandaşlar, darbe girişiminin önlenmesinde ve demokrasi zaferinin kazanılmasında büyük pay sahibi oldu.
 
Türkiye'ye karanlık bir gece yaşatan ve demokrasiyi sekteye uğratmak isteyen FETÖ'cü askerler ise yakalanarak adalete teslim edildi.
 
AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, hain darbe girişiminin, Ankara ve İstanbul'un dışında en kilit noktalarından biri de Çiğli 2. Ana Jet Üs Komutanlığı oldu.
 
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a Marmaris'te kaldığı otelde suikast planlayan Özel Kuvvetler, Sualtı Taarruz (SAT) ve Muharebe Arama Kurtarma'dan (MAK) askerlerin bulunduğu 37 kişilik suikast timi, "yurtta sulh konseyi" üyesi darbeci tuğgeneral Gökhan Şahin Sönmezateş'in öncülüğünde 15 Temmuz'da Çiğli'deki 2. Ana Jet Üs Komutanlığında toplandı.


 
Suikast için üsten havalanan 3 helikopter, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Marmaris'te konakladığı otelden ayrılmasından kısa süre sonra bölgeye ulaştı.


 
Helikopterlerden ateş açan ve bir süre otel üzerinde havada kaldıktan sonra inen maskeli ve ağır silahlar taşıyan darbeci askerler, Cumhurbaşkanlığı koruma polisi Mehmet Çetin ve polis memuru Nedip Cengiz Eker'i şehit etti, 10 kişiyi yaraladı. Buradaki çatışma sabah saatlerine kadar sürdü. Çatışma sonrası İçmeler mevkisinde ormanlık alana kaçan darbeci askerlerden 36'sı 17 gün boyunca hava ve karadan yürütülen operasyonda gruplar halinde yakalandı.
 


"Çiğli üs imamı" olarak anılan ve bazı generallerin yaverlerinin atamasında aktif rol oynadığı, generalin "Paşa" dediği eski başçavuş Zekeriya Kuzu, 25 Temmuz 2016'da Marmaris-Muğla kara yolunda, beraberindeki darbeci askerlerle saklandıkları menfezde yakalandı.
 


Suikast timindeki eski yüzbaşı Burkay Karatepe, "suikast timi"nin tek firarisi olarak halen aranıyor.


 
Başyaver de İzmir'e geldi


Foça Amfibi Deniz Piyade Tugay Komutanlığında görevli Tümamiral Aydın Şirin ile misafiri Tümamiral Hasan Nihat Doğan'ı derdest eden darbeci askerler, iki generali Çiğli 2. Ana Jet Üssü Komutanlığına getirdi. Komutanlar, 16 Temmuz'da kurtarıldı.


 
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eski başyaveri Ali Yazıcı ile eski Hava Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanı Korgeneral Hasan Hüseyin Demirarslan'ın da darbe gecesi bu üste oldukları tespit edildi.


 
Çiğli 2. Ana Jet Üssü'ne başyaver Ali Yazıcı'yı taşıyan Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği adına kayıtlı 06 FY 8355 plakalı otomobil, 00.05 sıralarında gelirken aracın 16 Temmuz 11.27'de nizamiyeden çıktığı belirlendi. 
 


Eski korgeneral Hasan Hüseyin Demirarslan'ın da saat 03.00'e kadar burada olduğu saptandı.


 
Bu arada, Ege Ordusu Komutanlığını ele geçirmeye çalışan darbeci askerler de komutanlıktaki darbe karşıtı askerler tarafından bertaraf edildi.


 
Ege Ordusu Komutanı Orgeneral Abdullah Recep'in derdest edilmesini isteyen "yurtta sulh konseyi"nce Manisa ve İzmir'de sözde "sıkıyönetim komutanı" ilan edilen eski Ege Ordusu Komutanlığı Kurmay Başkanı Tümgeneral Memduh Hakbilen de darbe karşıtlarınca gözaltına alındı.


 
Bornova Jandarma Komando Tugayında zırhlı araçlar, silah ve mühimmatları almak isteyen darbecileri ise dönemin Tugay Komutanı Semih Okyar'ın emriyle anahtarları saklayan er Emre Ev engelledi.


 
Denizli ve Aydın'da da askeri hareketlilik


FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Denizli'deki 11. Komando Tugay Komutanlığı ile Aydın'ın Söke ilçesindeki 11. Komando Tugay Komutan Yardımcılığında görevli 550 asker, Çardak Havaalanı'ndan askeri nakliye uçaklarıyla Ankara'ya götürülmek istendi.


 
Kayseri 12. Hava Ulaştırma Üs Komutanlığından havalanan kargo uçaklarının Çardak Havaalanı'na inişine izin verilmemesi üzerine bir süre havada bekleyen iki uçak, pistin ışıklarının karartılması ve iş makineleriyle kapatılması üzerine iniş gerçekleştiremedi.


 
Çardak ilçesinde havalimanı yolunda toplanan vatandaşlar da darbeci askerleri engellemeye çalıştı, bir kadın da askerin elinden aracın anahtarını aldı. Darbeci askerler, sabaha karşı polis ve jandarma tarafından gözaltına alındı.

 Havalimanında sivil elbise giyerek kaçan eski 11. Komando Tugay Komutanlığı Kurmay Başkanı yarbay Fahrettin Demir halen aranıyor.
 
Malatya'da yaşananlar


Darbe girişimi gecesi Malatya 2. Ordu Komutanlığına giden dönemin Malatya Valisi Mustafa Toprak'a nizamiyede görevli yüzbaşı ve askerler silah doğrulttu. 
 
Silahlarını çeken askerler, Vali Toprak'ı içeriye almadı.

 Altay Kışlası'nda bulunan İstihkam Alayı'ndan iki zırhlı personel taşıyıcı 2. Ordu Komutanlığına destek vermek için birliğinden çıkarken bunlardan biri Milli Egemenlik Caddesi Alt Kavşağı yakınlarında arızalandı. Vatandaşlar tarafından linç edilmek istenen askerler polis tarafından gözaltına alındı. Diğer zırhlı araç ise çevreye rastgele ateş etti, araçlara zarar verdi. Ordu komutanlığının duvarını yıkan ancak içeriye giriş yapamayan zırhlı araçtaki darbeci asker vurularak yakalandı.

 Vatandaşlar darbeye direnmek için ordu komutanlığı önünde toplanırken Malatya Büyükşehir Belediyesine ait kamyon ve iş makineleri de kışladan zırhlı araçların çıkışına engel olmak için barikat oluşturdu. Araçlardan birinin üzerine çıkan darbe karşıtı Enes Gün, kışladan açılan ateşle yaralandı.
 


Karargahtaki bir odadan nizamiye önündekilere ateş açan darbeci askerlerden kurmay binbaşı Fatih Kılınç ise karşı ateş sonucu öldürüldü.


 
Bu arada, Malatya Büyükşehir Belediyesine ait iş makineleri ve araçlar 7. Ana Jet Üssündeki uçak ve jetlerin kalkışını engelledi.

 Sabaha karşı 03.18'de 2. Ordu bünyesindeki bütün birliklerin kışlalarında bulunduğunu ve emir komuta zinciri dışında bir faaliyet içerisinde olmadığını bildiren 2. Ordu Komutanı Orgeneral Adem Huduti ve beraberindeki komutanlar gözaltına alındı.
 
Darbe girişiminin ardından gözaltına alınan muvazzaf askerler arasındaki en yüksek rütbeli isim olan Huduti, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.


 
Sakarya'daki olaylar


Sakarya'da ise Zırhlı Personel Taşıyıcı ve askeri araçlarla valiliği kuşatan askerler ile darbeye direnen vatandaşlar arasında arbede yaşandı. Arbedede bir gazetecinin de aralarında bulunduğu 19 kişi, askerlerin silahından çıkan kurşunlarla yaralandı.
 


Askeri araçları ele geçiren vatandaşlar, askerlerin silahına da el koydu. Vatandaşlar, Sakarya Valiliği içerisindeki darbeci askerleri durdurmak için de valiliğe girmeye çalıştı. Vatandaşlara karşı koyamayan darbeci askerler, silahlarını bırakarak polise teslim oldu.
 


Sakarya Büyükşehir Belediyesine ait iş makineleri ve araçlar da kışlaların kapısına çekilerek tank ve askeri araçların çıkışı engellendi.


 
Darbeci askerler, Kocaeli'nde bulunan Gölcük Donanma Komutanlığı önünde toplanan vatandaşlar ve emniyet görevlilerini uzaklaştırmak için ateş etti.


 
Darbeci askerlerin emrine uymadıkları için gözaltına alınan dönemin Harp Filosu Komutanı Tümamiral Ahmet İskender Yıldırım ve eski Donanma Komutanı Kurmay Başkanı Tuğamiral Yalçın Payal, cezaevi aracıyla İstanbul'a götürülürken Gebze ilçesinde polis ve halk, aracın yolunu keserek amiralleri kurtardı.


 
Savaş gemileri seyre çıkarıldı


Donanma Komutanlığındaki savaş gemileri seyre çıkarıldı. Gemi komutanları "limana geri dönün" çağrılarına rağmen emirleri dinlemedi. 

Eski Donanma Komutanı emekli Oramiral Veysel Kösele ve Komodor (amiral yetkileriyle donatılmış komutan) Kurmay Albay Levent Kerim Uça, Yavuz Fırkateyninde alıkonuldu.


 
Salihreis Gemisi Komutanı olan ancak o gece kaldırdığı Kemalreis'e komuta eden yarbay Arif Çırtlık'ın emri ile darbeye destek vermek amacıyla top atışı yaptırıldı.


 
Öte yandan, Deniz Hava Ana Üs Komutanlığının kapıları ise belediyeye ait iş makineleriyle kapatıldı. Harekat Komutanı Deniz Kurmay Albay Ömer Faruk Gülbahçe'nin emriyle askerler silahlandırılarak, içtima alanında bekletildi. Devriye atılarak, kapıdaki sivillere askerler silah doğrulttu ancak halkın dağılmaması üzerine geri çekildi.


 
Diyarbakır'da F-16'ları gasbettiler


FETÖ'nün darbe girişimini gerçekleştirdiği gece Diyarbakır 8. Ana Jet Üssü'nden 8 şüpheli, 6 F-16 savaş uçağını gasbetti.


 
Gasbedilen uçakların Ankara'daki alçak uçuşlara katıldığı, bunların daha sonra darbecilerin karargah gibi kullandığı Akıncı Hava Üssü'ne indirildiği tespit edildi.


 
Diyarbakır 8. Ana Jet Üssü'nden 15 Temmuz gecesi izinsiz uçak kaldırarak Ankara'ya giden darbeci tuğgeneral Semih Terzi, teşebbüsün seyrini değiştiren şehit Astsubay Ömer Halisdemir tarafından öldürüldü.


 
Şırnak'ın Cizre ilçesinde TOMA ve zırhlı araçlarla yolları kapatan polis ekipleri, içerisinde eski Şırnak Çakırsöğüt Jandarma Komando Tugay Komutanı tuğgeneral Ali Osman Gürcan'ın da içinde bulunduğu zırhlı araçların geçişini engelledi.

 Siirt Valiliğini ablukaya almaya çalışan, aralarında eski Siirt 3. Komando Tugay Komutanı tuğgeneral Ahmet Şimşek'in de bulunduğu bazı komutanlar tutuklandı.


 
Dönemin Van Jandarma Asayiş Komutanı İsmail Metin Temel'e suikast düzenlemek isteyen darbeci askerler de darbe karşıtı askerler tarafından püskürtüldü.
 
Yakalanan ilk asker Bursa'da


Darbe girişimi gecesi Bursa Garnizon Komutanlığında görevli bir uzman çavuş, ülke yönetimine el konulduğunu ve sözde "Bursa sıkıyönetim komutanlığı"na dönemin İl Jandarma Komutanı albay Yurdakul Akkuş'un atandığını içeren korsan bildiriyi Garnizon Komutanı Tümgeneral Seyfullah Saldık'ın yanına giderek verdi.
 
Yurdakul Akkuş tarafından gönderildiği iddia edilen bu uzman çavuşu yumruklayan Tümgeneral Saldık, komutanlık kapısına gelen Akkuş'u da darbeyle ilgili bir teşebbüste bulunmaması konusunda uyardı ve durumu Bursa Cumhuriyet Başsavcılığına bildirdi.

 Akkuş hakkında hemen gözaltı kararı çıkarıldı. Saat 01.00 sıralarında yakalanan Akkuş, Türkiye'deki darbeci subaylar arasında ilk gözaltına alınan kişi oldu.

 
 
Çankırı'da, 15 Temmuz gecesi 28. Mekanize Piyade Tugay Komutan Yardımcılığına inen bazı helikopterlere cephane yüklenerek darbecilere gönderildiği iddia edildi.

 Darbe girişiminin ardından ortadan kaybolan Çankırı Garnizon Komutanı istihbarat kurmay albay Yusuf Bayazıt, bir süre sonra Eskişehir'de saklandığı yerde yakalanarak Çankırı'ya getirildi.


 
İncirlik önünde polis ile askerler karşı karşıya geldi


İncirlik 10. Tanker Üs Komutanlığından havalanan 3 tanker uçağı, darbecilerin kullandığı F-16'lara havada 20'den fazla yakıt ikmali yaptı.

10. Tanker Üs Komutanlığı giriş nizamiyesinde önlem alan polisler ile darbeci askerler arasında gerginlik yaşandı.
 
Eski binbaşı Osman Tunahan Berk ve üsteğmen Hasan Şahna, sivil bir araçla nizamiyeden ayrılmak isterken kendilerini durduran polise uzun namlulu silahları doğrulttu. Eski Üs Komutanı tuğgeneral Bekir Ercan Van da darbeci iki subayın üsten çıkabilmesi için polisle tartıştı ve bir manga askeri nizamiyeye çağırdı.


 
Diğer illerde yaşananlar


Mersin'de darbe girişimi sırasında eski Deniz Kuvvetleri Akdeniz Bölge Komutanı tuğamiral Nejat Atilla Demirhan, eski 3. sınıf emniyet müdürü Hasan Basri Dağdelen'in telsizini alıp sözde sıkıyönetim bildirisini okumaya çalıştı ve bu polisler tarafından engellendi. Demirhan ve Dağdelen, darbe girişiminin sabahında yakalandı.

 

Hatay 2. Hudut Alay Komutanlığında 15 Temmuz'da yapılan sancak ve devir teslim törenine katılan tam teçhizatlı askerler, törenin ardından sınır birliklerine gönderilmedi. Aralarında eski 39. Mekanize Piyade Tugay Komutanı tuğgeneral Hasan Polat'ın da bulunduğu 45 kişi gözaltına alındı.


 
Ardahan'da 25. Hudut Tugay Komutanlığına bağlı askerler, valilik, belediye, emniyet ve Türk Telekom gibi kurumları işgal etmek isterken vatandaşların sokağa inmesiyle kışlaya döndü.


 
Tunceli'nin Hozat ilçesindeki 51. Motorlu Tugay Komutanlığı ve Pertek ilçesindeki 1. Motorlu Piyade Tabur Komutanlığındaki tank ve zırhlı araçlara mühimmat yüklendiği ve Elazığ'ı işgal edecekleri bilgisini dönemin Tunceli Valisi Osman Kaymak öğrendi. Kaymak'ın talimatıyla Keban Baraj Gölü üzerinde yük taşıyan feribotların anahtarlarına el konulmasıyla darbecilerin planları boşa çıktı.
 


Kars'ta valilik ve emniyet müdürlüğünü kuşatmaya giden tanklara halk müdahale etti, vatandaşlar askerlerin silahlarını aldı.

 Iğdır'da darbecilerin sözde atama listesinde adı "sıkıyönetim komutanı" olarak geçen 5. Hudut Alay Komutanı kurmay albay Ekrem Küçükberber'in de aralarında bulunduğu askerler valiliğe geldi.
 
Askerler, vatandaşların valilik önünde toplanmasıyla birliklerine döndü.


 
Kayseri'de konuşlu 12. Hava Ulaştırma Ana Üs Komutanlığından havalanan 8 nakliye uçağı ile Şırnak'tan bin, Siirt'ten 600 ve Denizli'nin Çardak ilçesinden 550 askerin Ankara'ya taşınması için hazırlık yapıldı. Türkiye'nin farklı bölgelerinde uçan ve Ankara semalarına yönlendirilen uçaklardan biri Kayseri, diğerleri Malatya'ya indirildi.


 
Uçaklardan birinin, terörle mücadelede savaş uçaklarının vuracağı noktaların tespiti için kullanılan "gören" uçuşu göreviyle kalkışa hazırlandığı ve uçağa Ankara'daki Gölbaşı Özel Harekat Başkanlığının koordinatlarının verildiği belirlendi.


 
Edirne'nin Karaağaç Mahallesi'ndeki birliklerden çıkış yapan zırhlı personel taşıyıcılar ve tanklar, emniyetin Meriç Köprüsü'nü araçlarla kapatması üzerine geçemedi. Aynı nehir güzergahı üzerindeki Süvari Köprüsü'ne giden darbeci askerler, kamyon ve araçlarla kapatılan köprüden geçemeyince kent merkezine ulaşamadı. Sabaha karşı da askeri araçlar yeniden sokağa çıkmak istedi ancak halkın direnişi sayesinde emellerine ulaşamadı.
 


Kırklareli'nden zırhlı araçlarla İstanbul'a gitmeye çalışan darbeci askerlerin ilerlemesini milli iradeye sahip çıkan vatandaşlar önledi. Otoban gişelerinde tank ve askeri araçları durduran vatandaşlar, yola patates çuvalları, motosikletler ve araçlarını koyarak darbecileri engelledi.


 
Demokrasi kazandı
O dönem Başbakan olan Binali Yıldırım, 16 Temmuz'da saat 12.57'de Çankaya Köşkü'nde yaptığı açıklamayla hain darbe girişiminin bastırıldığını duyurdu.


 
Darbe teşebbüsüne karşı ülkenin her köşesinde Türk milletince gösterilen direniş ve kararlı duruş, "demokrasinin zaferi, milletin büyük destanı" olarak tarihteki yerini aldı.





Burdur'da, 33 askerde koronavirüs tespit edildi

58'inci Piyade Alayı'nda Covid-19 testleri pozitif çıkan 33 askerin tedaviye alındığı, temaslı oldukları 221 askerin de öğrenci yurdunda karantinaya alındığı açıklandı.

DHA
13.07.2020 - 16:10

Burdur'da, 33 askerde koronavirüs tespit edildi
 
Burdur Valiliiği, 58.Piyade Eğitim Alay Komutanlığı’nda vatani görevini yapmakta olan askerler arasında koronavirüs vakası tespit edilmesi üzerine yazılı açıklamada bulundu.
 
"ASKERLERİMİZİN TAMAMININ GENEL SAĞLIK DURUMU İYİ"
Burdur Valiliği'nden konuya ilişkin yapılan yazılı açıklamada, "58. Piyade Eğitim Alay Komutanlığı’nda vatani görevini yapmakta olan askerler arasında Covid-19 vakası tespit edilmesi üzerine, testi pozitif çıkan askerler Burdur Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alınmıştır. Yapılan filyasyon çalışmasında pozitif vakalarla temaslı olan askerler Kredi Yurtlar Kurumuna ait yurtlarda izole edilmiş odalara alınmışlardır. Birçoğu asemptomatik olan askerlerimizin tamamının genel sağlık durumu iyidir." denildi.
 
 



Başkan Erdoğan açıkladı: Ayasofya'da ilk namaz 24 Temmuz'da!
Başkan Erdoğan, Ayasofya'nın ibadete açılması kararının ardından millete seslendi. 
 
Cumhurbaşkanı Erdoğan tarih verdi: Ayasofyada ilk namaz 24 Temmuzda

Müze statüsünden çıkmasıyla birlikte Ayasofya Camisi'ne ücretli giriş uygulamasınıda kaldırıyoruz.
İnsanlığın ortak mirası Ayasofya, yeni statüsüyle herkesi kucaklamaya, çok daha samimi ve daha çok özgün şekilde devam edecek.
Tüm camilerimiz gibi Ayasofya'nın kapıları da yerli, yabancı,Müslim ve gayrımüslim herkese sonuna kadar açıktır.
Hazırlıkları süratle tamamlayarak 24 Temmuz 2020 Cuma günü Cuma namazı ile birlikte Ayasofya'yı ibadete açmayı planlıyoruz.
Ayasofya'nın dirilişi Mescid-i Aksa'nın özgürlüğüne kavuşmasının habercisi,Müslümanların fetret devrinden çıkış iradesinin ayak sesidir.
Türk milletinin Ayasofya üzerindeki hakkı, yaklaşık 1500 yıl önce bu eseri ilk inşa edenlerden daha az değildir. Tam tersine yaptığı katkılar ve güçlü sahiplenişi itibarıyla milletimizin, bugün insanlık mirasının en önemli eserleri arasında gösterilen Ayasofya üzerindeki hakkı daha fazladır.
Erdoğan, Nazım Hikmet'in İstanbul'un fethini ve Ayasofya'nın camiye dönüştürülmesini anlattığı şiirinin, "İslam'ın beklediği en şerefli gündür bu / Rum Konstantiniyye'si oldu Türk İstanbul'u / Cihana karşı koyan bir ordunun sahibi, Türk'ün padişahı, bir gök yarılır gibi / Girdi, Edirnekapı'dan kır atın üstünde / Fethetti İstanbul'u sekiz hafta üç günde / O ne mutlu, mübarek bir kuluymuş Allah'ın / Belde-i Tayyibe'yi fetheden padişahın / Hak yerine getirdi en büyük niyazını / Kıldı Ayasofya'da ikindi namazını." şeklindeki dizelerini okudu.
 


Sağlık Bakanlığı Covid-19 Durum Raporu
Sağlık Bakanlığı, 'Covid-19 Durum Raporu'nu yayımladı. Koronavirüs salgınıyla ilişkin çok sayıda detayın grafiklerle belirtildiği raporda, bölge bölge koronavirüs vaka sayılarına da yer verildi.

Reklam : Günlük ne kadar kaloriye ihtiyacınız olduğunu merak mı ediyorsunuz? Ya da günlük yaşantınızı, günlük yediğiniz yiyecekleri değiştirmek mi istiyorsunuz? Bu yeni yolculuğunuza Kalori Sayacı uygulamasını indirerek başlayın!
indirme linki
play.google.com/store/apps/det
 
ÖZET (28/06/2020 İTİBARIYLA)
Türkiye'deki ilk COVID-19 vakasının görüldüğü 11 Mart 2020 tarihinden itibaren toplam 3.297.509 test yapılmıştır. 1-28 Haziran tarihleri arasındaki test sayısı 1.253.088’dir.
> Türkiye'de toplam 198.284 laboratuvar onaylı COVID-19 vakası bulunmakta olup COVID-19 nedeniyle toplam 5.097 ölüm bildirilmiş ve Sağlık Bakanlığı tarafından onaylanmıştır.
COVID-19 nedeniyle toplam hastaneye yatış sayısı 105.416 olup 22-28 Haziran tarihleri arasında toplam 5.773 kişi hastaneye yatırılmıştır.


 
> COVID-19 vakalarının % 86,04’ü iyileşmiş olup Sağlık Bakanlığı tarafından onaylanan ölümlere ilişkin ölüm hızı % 2,57’dir.
Türkiye'nin Epidemiyolojik Durumu


Vakaların Coğrafi Dağılımı
Türkiye’de ilk koronavirüs (COVID-19) vakasının bildirildiği 11 Mart 2020 tarihinden itibaren laboratuvar tarafından onaylanmış toplam 198.284 vaka Sağlık Bakanlığına bildirilmiştir. 100.000 kişiye düşen toplam vaka sayısı son 7 günde 11,8, son 14 günde 23,5 ve son 28 günde 41,4 olarak
gerçekleşmiştir (Tablo 2).,

 

VAKALARIN DEMOGRAFİK DAĞILIMI
Bildirilen vakaların %48'i kadın, %52'si erkektir. Vakaların 14.388'i 15 yaş ve altı çocuklarda (%7,3),27.199'u 15-24 yaş arasında (%13.7), 98.032'si 25-49 yaş grubunda, 36.777'si 50-64 yaş arasında,16.672'si 65-79 yaş grubunda gerçekleşmiş olup 5.215’i 80 yaş ve üzerindedir (%2,6). 

 


BAKAN KOCA: RİSK YANSITAN GÖRÜNTÜLER ARTIYOR
 
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 2 Temmuz koronaviürs tablosuna ilişkin, ''Burdur ve Gümüşhane’de 2 gündür yeni vaka yok. En çok vaka olan 5 il: İstanbul, Ankara, Gaziantep, Konya, Bursa. Toplum sağlığı için risk yansıtan görüntüler artıyor: Bugün, medyada, yolcular arasında sosyal mesafenin sıfırlandığı taşıt haberleri yer aldı. '' ifadelerini kullandı.

 
bügün 483704 ziyaretçi (1178074 klik) kişi burdaydı!

 
Kısa Videomuz
Kategoriler
Dost Siteler
İSTANBUL'da 5 Günlük Hava Tahmini
+18
°
C
H: +19°
L: +17°
İstanbul
Çarşamba, 17 Ekim
7 Günlük Hava Tahmini
Sa Pe Cu Ct Pz Pt
+18° +18° +19° +18° +19° +19°
+18° +17° +16° +15° +13° +15°
Anket
Sitemizi Nasıl Buldunuz ?